Kızılay Eski Genel Başkanı Mimar Ahmet Akar Pendiklilerin yakından tanıdığı bir isim.
Ahmet Lütfi Akar kimdir?
29 Temmuz 1951 tarihinde Erzincan’da doğdu. 8 yaşında ailesinin İstanbul’a göç etmesi nedeniyle öğrenim hayatına İstanbul’da devam etti. İlk, orta ve lise eğitimini Pendik’te tamamladı. 1974 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü’nden mezun oldu. ANAP’tan Pendik Belediye Başkan adayı da olmuştur.
Meslek hayatına proje mimarlığı ile başladı. Yedek subaylığını tamamladıktan sonra, Başbakanlık Toprak ve Tarım Reformu Müsteşarlığı’nda uzman mimar olarak görev yaptı. 1978 yılında Akar Mimarlık Mühendislik İnşaat Limitet Şirketi’ni kurdu. Bu şirket bünyesinde barındırdığı dört şirketle mesleki faaliyetlerini devam etmekte.
Türk Kızılayı Düzce Bölgesel Kan Merkezi’nin mimari projelerini çizdi.
2004 yılı Nisan ayında Türk Kızılayı Genel Merkez Kurulu üyeliğine seçildi. Genel Sekreterlik görevini yürüttü. Uluslararası ilişkiler alanında da çalışmalar yürüttü.
2005 yılında Türk Kızılayı Genel Başkan Vekilliği’ne getirildi. Özellikle sorumluluk alanları olan uluslararası ilişkiler, afet yönetimi ve gayrimenkul yönetiminde büyük başarılara imza attı.
Uluslararası Kızılay Kızılhaç Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesidir. Türk Kızılayı’nı iki dönem üst üste Yönetim Kurulu’nda temsil ederek, dünya üzerindeki 186 Kızılay Kızılhaç Derneği adına alınan kararlarda söz sahibi oldu.
Türk Kızılayı’nın bölgesel liderliğine ve diğer Ulusal Derneklerle ikili ilişkilerin geliştirilmesine büyük katkılarda bulundu.
Özellikle, 2007 yılında Atina’da yapılan 10.Akdeniz Konferansı’nda, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti isminin kanunen yasaklı olduğu Yunanistan’a, Kuzey Kıbrıs Türk Kızılayı heyetinin de katılmasını sağlayarak, kendi adıyla ve bayrağıyla temsil edilmesini sağladı.
Türk Kızılayı’nın uluslararası afet müdahaleleri gerçekleştirdiği ülkelerde, Doğu Kudüs ve Gazze’de, Sudan’da, Endonezya ve Sri Lanka’da, Pakistan’da, mesleğine ve iş tecrübesine uygun olarak, afet sonrası yapılanmalarda ve kalıcı konutların inşasında önemli sorumluluklar üstlendi. Evli ve bir çocuk babasıdır.
Duyuru gazetesinin, 31.05.2012 tarihinde Akar ile yapmış olduğu röportajı sizlere aktarıyoruz:
Kızılay Genel Başkanı Ahmet AKAR, Van Depremi’nde Türk Kızılay’ının dünyanın en büyük yardım hareketini gerçekleştirdiğini kaydetti. Depremin olduğu günden buyana Van’a 30 bin tır dolusu malzeme gönderdiklerini ifade eden Akar,” Van’lı depremzedelerimiz için 80 bin çadır ve 800 bin battaniye gönderdik. Tüm imkanlarımızı Van’lı kardeşlerimiz için seferber ettik. Bu yardımlarımızdan 450 bin kişi istifade etti. Yardımlarımız halen devam ediyor.” dedi.
Kızılay Genel Başkanlığı’nın büyük sorumluluk gerektiren önemli bir görev olduğunu kaydeden Genel Başkan Ahmet AKAR, “ İnsanların en kötü anlarında yanında oluyorsunuz. Onların duasını alıyorsunuz. Bundan daha büyük bir mutluluk olamaz. Van Depremi’nde ve Somali’deki açlıkla mücadelede insanlık tarihinin en büyük yardım hareketini gerçekleştirdik.”
Yaklaşık 9 aydır Kızılay’ın başındasınız. Bu sürede neler yaptınız?
Yaklaşık 8 yıldır Türk Kızılay’ında görevliyim. Daha önce genel başkanvekili görevindeydim. Genel Başkan olduktan yaklaşık bir ay sonra Van depremi oldu. Büyük bir seferberlik başlattık. Depremden hemen sonra Van’a ulaştık ve çadır kentlerimizi kurmaya başladık.
Van’a 80 bin çadır gönderdik. 800 bin adet battaniye, 100 bine yakın mutfak gereci gönderdik. Türkiye’nin her noktasından Van’a 30 bin tır yardım malzemesi gitti. Sadece Kızılay’ın deposundan 2 bin tır ve 78 uçak dolusu yardım malzemesi gönderdik. Van için yaptığımız seferberlik dünyanın en büyük yardım hareketidir.
Bir de Somali var, açlıkla mücadele ediyor. Kızılay orada ne yapıyor?
Somali’de 2.500 kişilik çadır kentimiz var. Burada 15 bin kişi barınıyor. Çadır kenti parke taşlarıyla döşedik. Kamp sakinleri için her türlü imkanı sunduk. Çok şükür, anne ve bebek ölümleri artık yok. Artık açlıktan kimse ölmüyor. Buradaki Somalililer sağlıklı bir şekilde besleniyorlar. Üç öğün yemek veriyoruz. Her türlü sağlık imkanı ve sağlık görevlisi mevcut. Türkiye’deki yardım severler 100 milyon lira bağışladı. Çölün ortasından su çıkardık, zengin bir su kaynağı, yıllarca yeter.
Şimdi Somali’ye 77 tane ağır iş makinesi gönderiyoruz. Burada bir Türkiye Vakfı kuracağız. Başkentin en merkezi yerinde iki arsa aldık. Buraya bir sağlık meslek lisesi yapacağız. Bir de Türkiye Vakfı kuruyoruz. İçerisinde kültür merkezi, hamam ve çeşitli sosyal etkinliklerin yapılabileceği birimler olacak. Somali’de kalıcıyız. Daha yapacak çok işimiz var.
Suriye’de iç karışıklık var. Dolayısıyla ülkemize çok sayıda mülteci geldi.
Evet. Suriye’deki savaştan ve Esad rejiminden kaçarak ülkemize gelenlerin sayısı yaklaşık 22 bini buldu, sayı daha da artabilir. Bu mülteciler için 10 tane kamp kurduk. Kampların 9’unu Türk Kızılay’ı yönetiyor. Suriyelilere her gün üç öğün yemek veriyoruz. Sağlık Bakanlığımız’da sağlık sorunlarıyla ilgileniyor.
Türkiye’de neler yapıyorsunuz? Kentsel Dönüşüm, kentsel yenilenme gündemde.
Başbakanımız deprem riski taşıyan binaların yenilenmesini ısrarla istiyor. Van Depremi önemli bir uyarıcı oldu. Türkiye’de deprem riski taşıyan tüm binaların yenilenmesi gerekiyor. Bu konuda taraflı tarafsız herkesin Sayın Başbakanımıza destek vermesini istiyorum. Türkiye bir deprem bölgesi, fay hatlarının üzerinde. Olası bir depreme mutlaka hazır olmamız gerekiyor. Özellikle İstanbul, büyük bir risk taşıyor. Sahile yakın bölgelerin ivedilikle yenilenmesi gerekiyor.
Kırklareli’nde Türkiye’nin en büyük lojistik üssünü kuruyoruz. Toplam 70 dönümlük arazide inşa ettiğimiz bu üs, olası bir depremde İstanbul’un avrupa yakası ve Trakya bölgesinin ihtiyaçlarını karşılayacak. İhtiyaç duyulan tüm malzemeler bu üssümüzde hazır bekletilecek.
Bir de Tuzla Akfırat’ta İstanbul Valiliği tarafından bir lojistik üs inşa ediliyor. Burayı da AFAD ile birlikte yöneteceğiz. Anadolu Yakası’nın ihtiyaçları da bu merkezden karşılanacak.
Akar, Kızılay Genel Başkanlığı yaptığı süreçte birçok proje başlatmıştır.
Yayınlanan haberleri derledik.
Hedef 25 bin ünite kan
Beşir Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği ve Türk Kızılayı yurt genelinde kan bağışı kampanyası başlattı.
2013 yılı kan bağış kampanyasını “Bir Damla Bin Umut” sloganı ile başlatılan ve yurt genelinde 237 bağış noktası kuran Türk Kızılayı ile Beşir Derneğinin birlikte organize ettiklerini belirten Kızılay Genel Başkanı Ahmet Akar, 2012 yılında sadece İstanbul’da yapılan kampanyada 10 bin ünite kan topladıklarını söyledi. Akar, “Bu yıl hedefimiz 25 bin ünite kan bağışıdır. Kampanyamız tüm Türkiye’de gerçekleşecek bu sayı daha da artabilir.” ifadesinde bulundu.
Kızılay Genel Başkanı Ahmet Akar, geçtiğimiz 16 Mart cumartesi günü Pendik Mehmet Akif Ersoy Sanat Merkezi önünde kurulan bağış çadırlarını ziyaret ederek yapılan çalışmalar hakkında bilgi aldı, Akar yaptığı açıklamada, “Ülkemizde her yıl 2 milyona yakın kan ihtiyacı oluşmaktadır. Bu ihtiyaç çoğunlukla acil durumlarda hasta yakınlarından karşılanmaktadır. 18-65 yaş arası olan bulaşıcı hastalığı veya riski olmayan 50 kg üzerinde her sağlıklı insan kan bağışlayabilir” diyen başkan, kan bağışının acil değil sürekli ihtiyaç olduğuna dikkat çekti.
Ahmet Akar, “Beşir Derneği’nin bu duyarlı ve insanı davranışından ötürü kutluyor ve kampanyaların sürekli olmasını diliyorum. Ayrıca Beşir Derneği’nin Kızılayımızla birlikte yürüttüğü bu kampanya tam bizim istediğimiz türden bir kampanya oldu.” dedi.
Pendik Mehmet Akif Ersoy sanat Merkezi önünde kurulun kan bağış standında sabah erkenden başlayan kampanya akşam saatlerine kadar devam etti.
Kızılay şubeleri Pendik’te buluştu
Kızılay Kaynarca Şubesi, Gülistan Sofrası’nda Pendik Kızılay şubeleri yöneticilerine yemek verdi.
Yemekte Kızılay Genel Merkezi’nin ve şubelerinin faaliyetleri anlatıldı. Desteklerinden dolayı Pendiklilere teşekkür edildi.
Pendik Eski Belediye Başkanı Dr. Kenan Şahin, her fırsatta Türk Kızılayı’nın yanında olduklarını, bundan sonra da olmaya devam edeceklerini söyledi.
23/03/2015
“Türk Kızılay’ı gibi yardım etmek”
Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, yardım yaparken hiç kimsenin onurunu ayaklar altına aldırmayacaklarını belirterek, “Dünyada yardımın anayasasına yazdırdığımız ‘Türkiye gibi yardım etmek, Türk Kızılayı gibi yardım etmek’ ilkesinin altını sürekli çizeceğiz” dedi.
Akar, son 10 yılda Türk Kızılayı’na verilen desteklerle çok büyük atılımlar yapıldığını ifade ederek, şunları kaydetti:
“Bu desteğin en büyüklerinden biri ise geçtiğimiz günlerde geldi. Kızılayımızın yıllardır özlemini çektiği iki düzenleme Meclis Genel Kurulu’nda kabul edildi. Kızılayımız bundan sonra yaptığı yardımlar için aldığı malzemelere Katma Değer Vergisi ve stopaj ödemeyecektir. Bu yaptığımız yardımların büyüklüğü düşünüldüğünde, mazlumlar adına Kızılayımıza verilen çok çok büyük bir hediyedir.
Aynı düzenlemenin içinde, yine Kızılayımızın önemli sorunlarından biri olan arsa ve bina sorunu da Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla çözülmüştür. Kamu bina ve arsaları uygun olmaları halinde artık Kızılayımıza 49 yıllığına ücretsiz olarak tahsis edilebilecek.”
“Kızılayın önümüzdeki 10 yılını planladık”
Türkiye’deki tüm paydaşlarla bir araya gelerek Kızılayın, 10 yılını planladıklarını bildiren Akar, vizyonlarını “çalışmalarıyla dünyada model alınan yardım kuruluşu” olarak belirlediklerini söyledi.
Akar, toplumla bağın nasıl kurulduğunu herkese gösteren bir Kızılay olmak istediklerini belirterek, “Yönünü geleceğe dönen, gücünü geçmişten alan, daha fazla yardım alıp daha fazla yardım eden bir Kızılay istiyoruz. Hayırseverlere yeni yardım seçenekleri sunan, manevi yardımların merkezine oturan bir Kızılay istiyoruz. Yeni doğanına hastanede, Hakka yürüyenine cenazede el veren, yani kim nerede ararsa orada olan bir Kızılay istiyoruz. Dünyanın dört bir yanında, Afrika’nın tozunda, Bosna’nın selinde Türk Bayrağının yanında kırmızı hilalin de dalgalanmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
“Kızılayımız Gecikmez”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yaptığı konuşmada deprem, sel, heyelan, yangın, kriz olduğunda, insanların içecek suya, yiyecek ekmeğe ihtiyaç duyduğunda gözlerin kırmızı hilali aradığını vurgulayarak şunları söyledi:
“Tüm tabii ve insani felaketlerde herkesten önce Kızılay oradadır, orada olması beklenir. Herkes, her kurum gecikebilir ama Kızılayımız gecikmez, gecikemez. Kızılayın böyle bir lüksü yoktur. Ülkemizde 1903’te Van’da ve İstanbul’da, 1923’te Samsun’da büyük depremler oldu. Kızılay oradaydı. 1939’da Erzincan’da gerçekten çok büyük bir deprem oldu. Şehir adeta haritadan silindi, Kızılay yine oradaydı. 1941’de Van’da, 1944’de Bolu’da, 1946’da Erzurum’da deprem oldu. Kızılay yine oradaydı. 1966’da Muş’ta, 1975’te Diyarbakır’da deprem oldu. Mağdurların yanında yine Kızılay vardı. 1999’da büyük Marmara depremi oldu, herkesten, her kurumdan önce Kızılay orada çalışmalarına başlamıştı. 2011’de Van depremi yaşandığında da Kızılayımız kırmızı hilaliyle oradaydı, vatandaşlarımızın yanındaydı.”
“Akar, Türk Kızılayı Olarak Afetlere Hazırız”
Türk Kızılayı Genel Başkanı Akar, Kuzey Anadolu fay hattı depremine hazırlıklı olduklarını, ilk yardımın Kırklareli Kuzey Marmara Bölge Afet Yönetimi Müdürlüğü’nden sağlanacağını bildirdi Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, Kuzey Anadolu fay hattı depremine hazırlıklı olduklarını söyledi. Kırklareli Kuzey Marmara Bölge Afet Yönetimi Müdürlüğü’nde incelemelerde bulunan Akar, yetkililerden bilgi aldı.
Akar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türk Kızılayı olarak afetlere hazır olduklarını ifade etti. Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde 33 lojistik depo bulunduğunu belirten Akar, afet bölgelerine ilk yardımın lojistik depolardan sağlandığını kaydetti. Lojistik depolarının önemini vurgulayan Akar, “Türkiye genelinde 33 depomuz var. 10’u büyük depo. Akdeniz, Karadeniz, Doğu Karadeniz, Batı Karadeniz, İstanbul Anadolu yakası, burası da Trakya Batı Marmara Bölge Deposu olarak kullanılıyor. Türk Kızılayı’nın eskiden beri önemli misyonlardan biri, Türkiye’deki doğal ve doğal olmayan afetlere müdahale etmektir. Türk Kızılayı, önceleri savaşlarda yaralı, hasta askerlere yardım ederken, daha sonra deprem ve felaketlere müdahale etmeye başlamış. Ardından bu müdahalesini sistematize etmek suretiyle Türkiye’nin çeşitli yerlerinde lojistik merkezler inşa etmiş” şeklinde konuştu.Kuzey Anadolu fay hattı depremine hazırlıklı olduklarını aktaran Akar, ilk yardımın Kırklareli Kuzey Marmara Bölge Afet Yönetimi Müdürlüğü’nden sağlanacağını bildirdi.
Olası afetlere karşı yaklaşık 5 bin çadırın hazır bulundurulduğunu dile getiren Akar, şöyle devam etti, “Burası deprem bölgesi değil ama çok yakınında Şarköy, İstanbul ve Kuzey Anadolu fay hattında büyük bir kırılma bekleniyor. Burada bir deprem beklentimiz var. Bu beklentiye hazırlıklı olmak üzere sürekli buradaki çadır stoğumuzu asgari 5 binde tutmak üzere burada konuşlanmaya devam edeceğiz. Batıya açılan kapımız olması hasebiyle Balkanlar’da yapacağımız operasyonlarda ve Batı Marmara’da olabilecek afetlere hazır halde bekletiyoruz. Kırklareli Kuzey Marmara Bölge Afet Yönetimi Müdürlüğü kurulduktan sonra Gökçeada’da, Çanakkale’de olan depremlere, Edirne’de olan sele, yurt dışında Bosna Hersek ve diğer yerlerde meydana gelen felaketlere müdahale etmek için malzeme kullandık. Toplam kapasitesi yaklaşık 15 bin çadıra göre hesaplanmış. Şu anda kapasitemizin üçte biri dolu. Ulusal ortalamaya bakıldığında, buraya biçtiğimiz misyonu karşılayacak bir depodur.”
Türk Kızılayı’ndan Nepal’e 5 Bin Kişilik Çadır
Türk Kızılayı Yönetim Kurulu, Genel Başkan Ahmet Lütfi Akar Başkanlığında toplanarak son 80 yılın en büyük deprem felaketine uğrayan Nepal’e yapılabilecek yardımları değerlendirdi. Türk Kızılayı Nepal’e, evleri yıkılan on binlerce kişinin yaralarına merhem alabilmek adına en kısa zamanda 5 bin kişinin barınmasına imkan verebilecek bin çadır gönderme kararı aldı.
Öte yandan, Türk Kızılayı ekipleri felaketin hemen ardından Nepal’e giderken beraberlerinde götürdükleri battaniye ve gıda kolilerinin dağıtımını gerçekleştirdi. Bin battaniyeyi Nepal Kızılhaçı yetkililerine teslim eden Kızılay ekipleri, yaklaşık 6 tonu bulan gıda maddelerini ise depremzedelere dağıttı.
Nepal’de meydana gelen büyük felaketle ilgili açıklama yapan Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, “Biz bu acıyı biliyoruz. Marmara Depreminde dünyanın en büyük acılarından birini yaşadık. O gün dünya bizim yaralarımızı sarmak için tek vücut oldu. Şimdi aynı acıyı Nepal yaşıyor. Dünyanın yeniden birlik olması gerekiyor. Biz Türkiye ve Türk Kızılayı olarak üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Öncü ekiplerimiz çalışmalara başladı. 5 bin kişilik çadır göndermek için de hazırlıklara başladık” ifadelerini kullandı.
Kaynak: www.biyografi.net, Duyuru gazetesi , Anadolu Ajansı, www.kizilay.org.tr, www.haberler.com
