Nisan ayına girmemizle birlikte bir soğuk bir sıcak olan havalar hastalığa da davetiye çıkarıyor. Mevsim geçişlerinde hasta olmamak için dikkat edilmesi gerekenler konusunda uzmanlar uyarıyor. Proaktif yaklaşımlı çalışma prensibiyle iş sıhhati ve güvenliğinin sağlanması, mevcut sıhhat güvenlik koşullarının güzelleştirilmesi, iş kazalarını tedbire ve meslek hastalıklarından korunmayı hizmetlerinin odağına koyan Bilkent Holding Zirve Kurumsal Tahliller kümesi şirketlerinden Zirve İş Sıhhati ve Güvenliği Hizmetleri’nin (İSG) Marmara Asya Bölgesi İş Yeri Tabibi Takım Başkanı Dr. Yıldız Oral, nezle ve grip ortasındaki farkları anlatarak, bu hastalıklardan nasıl korunacağını aktardı. Bu hastalık cinsleri işletmeler için de tehdit oluşturabiliyor. Soğuk algınlığı ve grip salgınları insanların kendilerini hasta hissetmelerine yol açmanın yanı sıra verimlilik kaybına neden olabiliyor. Bu salgınlar sıkça yahut geniş bir çapta meydana geldiği taktirde ise işletmenin prestijini olumsuz tarafta etkileyebiliyor.
Çok fazla virüs nezleye yol açıyor
Nezleden aşıyla korunmanın mümkün olmadığını belirten Zirve İSG İş Yeri Tabibi Grup Başkanı Dr. Yıldız Oral, grip ve nezleyle ilgili şunları söyledi:
“Grip, teneffüs yollarını etkileyen ve influenza tipi virüslerle meydana gelen bir hastalık. 1-2 hafta içinde hastalar ekseriyetle güzelleşirler fakat tesirleri haftalarca devam edebilir. Sonbahar-kış aylarında görülür ve işgücü kaybı açısından bakıldığında en yüksek maliyete neden olan hastalıkların başında gelir. Nezle öbür ismiyle soğuk algınlığı virüsler tarafından meydana getirilen bir burun, boğaz hastalığıdır. 200'den fazla virüsün nezleye yol açtığı biliniyor. Gripten aşılar ile korunmak mümkün. Soğuk algınlığından korunmak için ise sık el yıkanması son derece kıymetli. Soğuk algınlığı (nezle) ile grip ortasındaki en besbelli fark; soğuk algınlığında burun akıntısının var olması, gripte ise genel olarak olmamasıdır. Bununla birlikte soğuk algınlığı gribe nazaran çok daha kolay ilerleyen ve büyük riskler göstermeyen bir rahatsızlıktır. Her ne kadar soğuk algınlığı ve grip birbirinden farklı hastalıklar olsa da benzeri bulgulara yol açtığından ve her ikisinde de hastalık etkeni virüsler olduğundan birden fazla kere ayırıcı teşhis yapılmadan tedavi edilirler.”
“Tesislerde hastalıkların çoğaldığı dönemler için hazırlık yapılabilir”
Tesisler, en güzel paklık ve dezenfeksiyon uygulamalarını yaparak, hastalıkların çoğaldığı devirler için hazırlık yapabilirler. Böylelikle işletme ve kurumlar; çalışanlarını, öğrencilerini, hastalarını ve konuklarını itimat içinde tutup, sıhhatlerini koruyarak, gereksiz devamsızlıkları ve kar kaybını en aza indirgeyebilirler.
Adonis Endüstriyel Paklık Eserleri A.Ş ile Zirve Servis ve İdare A.Ş. uzman takımları tesislerde alınabilecek tedbirleri şöyle sıraladı:
Personele uygun paklık prosedürleri konusunda eğitim verilmeli: Tesisler, hangi yüzeylerin ve donanımın temizleneceğini, paklığın hangi sırayla yapılacağını ayrıntılandıran paklık prosedürlerinin uygulamaya konmasını sağlamalı. Bu prosedürler, el hijyeninin ne vakit uygulanacağını ne vakit eldiven kullanmanın gerektiğini, kullanılacak paklık eserleri ve dezenfektanların hangi sıklıkta kullanılacağını da tanım etmeli. Hastalıkların daha sık görüldüğü ve bulaştığı soğuk algınlığı ya da grip mevsimi üzere devirlerde tesislerin daha sık ve daha kapsamlı paklık ve dezenfeksiyon yapması tavsiye edilir. Bu da klâsik paklık programının, tüm genel alanların daha sık temizlenmesini kapsayan bir programla değiştirilmesini yahut paklık ve dezenfeksiyon işleri için ek işçinin görevlendirilmesini gerektirebilir.
Doğru el hijyeni teşvik edilmeli: Ellerdeki mikroplar çarçabuk bireyden şahsa yahut öbür yüzeylere geçebiliyor. Münasebetiyle tesislerin, herkesi sistemli olarak el yıkama ve dezenfekte etme alışkanlığını edinmeye teşvik etmesi gerekir. Eller kirliyken, bireylerin sıcak su ve sabunla ya da sabun ve suyun mevcut olmadığı ortamlarda alkol bazlı bir el dezenfektanı ile ellerini temizlemeleri gerekir.
Sık temas edilen yüzeyler temizlenmeli: El hijyeni yaygın olarak uygulansa dahi kirli ve mikroplu yüzeylere dokunulduğunda ellerin tekrar kirlenme riski var. Kapı tokmakları, tırabzanlar, asansör düğmeleri, sıralar ve tezgâh üstleri üzere sık temas edilen yüzeyler tertipli olarak ya da kirlendiğinde temizlenmeli, dezenfekte edilmeli. Paklık, yüksek yerlerden alçak yerlere, pak yerlerden kirli yerlere ve kuru yerlerden ıslak yerlere hakikat yapılmalı, dezenfektanın yüzeyde uygun tesir müddeti boyunca bekletilmesi sağlanmalı.
Hastalığa dikkat cazip panolar yerleştirilmeli: Tesislerin, soğuk algınlığı ve gribin yayılmasını önlemek için uygun ikaz panoları yerleştirilmesine teşvik etmesi gerekir. Bu ikazlara, diğerleriyle sonlu temasta bulunulması, öksürürken ve hapşırırken ağzın kapanması ve kullanılan kağıt mendil ve kâğıt havluların çöpe atılması da dahil edilmeli. Tesisler; resepsiyon ve tuvaletler üzere trafiğin ağır olduğu alanlara panolar ve öteki irtibat gereçleri yerleştirerek, insanlara bu davranışları uygulamalarını hatırlatabilir.
Doğru materyaller kâfi ölçüde bulundurulmalı: Birtakım durumlarda beşerler, sabunun yahut kâğıt havluların bulunmadığı bir tuvaletle karşı karşıya kalabilir ki bu da onları hijyen alışkanlıklarından ödün vermeye yahut vazgeçmeye zorlayabilir. Tesisler, şahsî gözetici ekipman, dezenfektan, el hijyeni eseri, peçete, tuvalet kâğıdı, çöp poşeti ve paklık bezleri üzere materyallerini yedekli olarak bulundurulmalıdır. Böylelikle enfeksiyon tedbire stratejileriyle ahenk desteklenmiş olacaktır.
Tüm alanların kurallara uygun temizlendiği denetlenmeli: Tesislerin aktif paklık için tüm alanların kurallara uygun temizlendiğini denetlemesi, çalışanların işlerini beklendiği üzere yapmasına ve gelişme kaydedilecek alanların belirlenmesine yardımcı olabilir. Tesisler, el hijyeni takibi ve ahenk raporlaması aracılığıyla el yıkama ve dezenfeksiyon alışkanlığını izlemek isteyebilir. Ayrıyeten kurumlar, gerektiğinde ya da tavsiye edildiğinde çalışanların uygun esirgeyici giysileri giymesini sağlamalıdır.
Hibya Haber Ajansı
10.04.2023 11:20:08