AK Parti İstanbul 1. Bölge Milletvekili Aday Adayı Bülent Aydın, siyasi gündemle ilgili yaptığı değerlendirmede; Millet İttifakı içinde yer alan Atatürkçü, ulusalcı, milliyetçi, muhafazakar kanada çarpıcı bir göndermede bulundu.
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Yavuz Ağıralioğlu’nun “Bu vebale ortak olmayın” sözünü değerlendiren Aydın şu sözlere yer verdi: “Önümüzdeki seçimler sadece Cumhurbaşkanının ve milletvekillerinin belirleneceği bir seçim olmayacak. Bu seçimlerde Türkiye Cumhuriyeti’nin yeni yüzyıldaki yürüyüşü de şekillenecek.
Türkiye’yi bölmek, parçalamak, zayıf düşürmek, kolay lokma haline getirmek isteyen güçler; bunu içerideki iş birlikçileri aracılığı ile gerçekleştirmek istiyorlar. Bunun için de öncelikli olarak HDP kozunu öne sürüyorlar.
PKK dilini kullanan HDP yönetimi içinde yer alan figürler ‘Türkiye’nin eyaletlere bölünmesini, Doğu ve Güneydoğu’daki illerimize özerklik verilerek ayrıştırılmasını’ her zamankinden daha net bir şekilde ifade ediyorlar.
50+1 formülü ile kendini HDP’ye mahkum gören Kılıçdaroğlu da, yapılan ikili görüşmelerde bu isteğe yeşil ışık yakmış görünüyor.
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Yavuz Aliağıroğlu’nun “Bu vebale ortak olmayın” sözü ile işaret ettiği vebal işte budur!
Millet İttifakı’nda yer alan gerek CHP gerek İYİ Parti, Saadet Partisi, DEVA Partisi, Gelecek Partisi ve Demokrat Partisinin; Atatürkçü, ulusalcı, milliyetçi, muhafazakar seçmenlerinin bu çığlığa kulak vereceklerine inanıyorum.
7’Lİ MASANIN ÖNCÜSÜ CHP DEĞİL HDP!
Millet İttifakı’nı oluşturan 7’li masada, ana muhalefet partisi CHP ve Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu öncü unsur olarak görülse de, bu böyle değil.
Bu ittifakta ‘belirleyici’ unsur gerçekte HDP’dir. ‘Biz yoksak, siz de yoksunuz. Bize mecbursunuz’ mantığı ile mevcut şartlarda ‘pazarlık’ gücünü kullanan ve her istediğini dayatan HDP bu masanın kaderini belirleyici, yol gösterici konumdadır. Masada ipler tamamen HDP’nin elindedir.
Bu açıdan bakıldığında da; Millet İttifakı’na verilecek her oy, aslında HDP’ye oy vermek anlamını taşıyacaktır.
Türkiye Cumhuriyeti Türkü, Kürdü, Lazı, Çerkezi ve diğer tüm unsurları ile bölünmez bir bütün, tarihi kökenleri sağlam büyük bir ailedir.
İnanıyorum ki; ‘Devletimizin dilimler haline bölünerek zayıflatılması planı’ milletimizin sağ duyusu sayesinde geri tepecektir.
CHP KENDİNİ SORGULAMALI
‘Tek adam’ yönetimine karşı çıktıklarını her fırsatta dillendiren ve bunu her türlü suistimal eden CHP yönetimi dönüp kendi tarihine ve şu anki pratiklerine bakmalıdır.
Yıllardır girdiği tüm seçimlerde kaybetmiş olmasına, yapılan tüm kamuoyu araştırmalarında da; alabileceği oyun, yine kendi partisi içindeki Mansur Yavaş’tan ve Ekrem İmamoğlu’ndan çok daha az çıkmasına; bu noktada Millet İttifakı içindeki unsurlardan da tepki gelmesine rağmen, Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı adayı olarak dayatılmıştır.
CHP’deki tek adam bu anlamda Kılıçdaroğlu’dur!
CHP’nin özellikle son dönemde Atatürkçü ve ulusalcı çizgiden de saptığı, bu unsurları içinden dışladığı ve giderek farklı bir yapıya dönüştüğü de bir gerçektir.
CHP camiasının bu gidişatı da sorgulaması ve partiyi tekrar kuruluş ayarlarına getirmesi ülkemiz için de hayırlı olacaktır.
25.03.2023 15:07:15