Bir Rus bilim insanı,bitkilerin belleğininolduğunu kanıtlamak istemiş ve sardunya bitkisi üzerinde deneyler yapmış. Yardımcılarından birine bitkinin yapraklarına iğne batırmasını, köklerini asite değdirip kesmesini ve bitkiyi sarsarak ona kötü sözler söylemesini istemiş.
Diğer yardımcısına da eziyet gören aynı sardunyaya yakınlık göstererek dallarına su püskürtmesini, ona güzel sözler söylemesini ve toprağını havalandırmasını istemiş.
Kendisi de bitki yapraklarına elektrot bağlayarak bir odaya koymuş ve bitkinin tepkilerini tespit etmeye çalışmış. Bitki, odaya giren iki asistana da farklı tepkiler vermiş.
Bitkilerin duygusu olduğu gibi kendilerini koruma mekanizmaları da vardır. Dışarıdan aldıkları sinyalleri değerlendirecek ve ifade edebilecek bir yapıları olmasa da dokunmaya olan hassasiyetleri ile değişen çevre şartlarına uyum sağlamaya ve hayatta kalmaya çalışırlar.
Bitkilerin dokunmaya hızlı tepki verdiğini gösteren en çarpıcı örnek, venüs bitkisidir. Görünümü bir çanağı kavrayan ele benzeyen bitkinin yapraklarının çevresindeki bezlerden şeker kokulu salgılar yayılır. Sinekler bu hoş kokuya dayanamazlar.
Bitkiye konduğunda çiçeğin yüzeyindeki küçük tüylere dokunurlar. İlk anda kapanmayan çiçek ikinci kez dokunulmasıyla hızla kapanır.
Çiçeğin kapanmasını sağlayan, kapanın iç tarafındaki hücrelerin bünyelerindeki suyu bırakıp çökmeleridir. Bu hadise, havası alınmış bir balonun sönmesine benzer.
Kapanın dışındaki hücreler aşırı su alarak şişer. Bu durum, insanın kolunu hareket ettirmek için bir kasının kasılırken diğerinin gevşemesine benzer şekilde gerçekleşir.
Bitki, kaptığı böceği salgıladığı enzimleriyle sindirip hayatını devam ettirir.
11.08.2023 17:11:03