İstanbul’un Fethinin Başladığı Yer: Aydos Kalesi

İstanbul’un en yüksek noktası, 537 metre ile Aydos Tepesi’dir. Adını ise içerisinde barındırdığı kaleden alır. Prof. Dr. Halil İnalcık Aydos Kalesi’ni “İs­tanbul’un fethinin başladı­ğı yer” olarak tanımlar.

Aydos Kalesi hakkında bilgileri madde madde aktarıyoruz:

KEÇİ KALESİ olarak da bilinen Aydos Kalesi, İstan­bul’u Anadolu’ya bağlayan yol üzerinde yer alır.

İstanbul’un fethi, diğer Müs­lümanlar gibi Osmanlıların da gayesi oldu ve şehre karşı ilk hareketler Aydos Kalesi’nden başladı.

Aydos Kalesi, Doğu Roma İmparatorluğu döneminde 11 ve 12. yüzyılda inşa edildiği tahmin edilir. O dönemde ismi kartal anlamına gelen Aetos’tu.

Kale, dış duvarlarından itiba­ren 26.000 metrekarelik bir alanı kaplar. 325 metre yük­sekliğinde, bulunduğu bölgeye hakim bir noktadadır. İç ve dış olmak üzere iki suru; iç savun­ma duvarında altı, dıştakinde ise yedi burcu bulunur.

Kale önemli bir stratejik konuma sahipti. İstanbul ile Anadolu’yu birbirine bağla­yan bir savunma kalesiydi. Osmanlı’nın İstanbul’a gaza hareketleri başlamasıyla öne­mi daha da arttı.

Aydos tepede, erişilmesi ol­dukça güç bir kaleydi. Bizans için burası çok önemli bir böl­ge olduğundan, imparatorluk kaleyi savunmak için asker gönderdi. Osmanlılara karşı Bizans’ın Mesothenia valisi Kontofre ile savaştı.

Osmanlı Tarihçisi Aşık Paşaza­de, kalenin fethine ilişkin bir de aşk hikayesi aktarır:

“Kale tekfurunun kızı, rüya­sında Peygamber Efendimizi görme şerefine nail olur. Bir yiğit onu düştüğü çukurdan kurtarır, yıkar, temiz elbiseler giydirir. Ona aşık olur. Yerle­şimi kuşatan Osmanlı asker­lerinin başında Abdurrahman Gazi’nin yüzünü görünce rüya­sındaki kahraman olduğunu hatırlar ve kaleyi onlara teslim edeceğini bildirir bir notla bir­likte askerlere taş atar. Kaleyi kuşatan askerlerin başında olan Abdurrahman Gazi’ye sahte bir baskın ile geri gelmelerini, kendisinin onları içeri alacağını söyler. Bunun üzerine Osmanlı ordusu geri çekiliyormuş izlemini yarata­rak uzaklaşır.
Kaledekiler de Osmanlı asker­lerinin kaçtığını düşünür. Gece tekrar dönen Osmanlı ordusu komutanı Abdurrahman Gazi, tekfurun kızı tarafından içeri alınır. Daha sonra kale kapıla­rı açılarak Osmanlı askerleri kaleyi ele geçirir. Tekfur kızı ile Komutan Abdurrahman Gazi arasında geçen bu aşk daha sonra mutlu bir şekilde sonlanır ve bir çocukları olur.”

Kaleyi fetheden Osmanlı, 1328’den itibaren bölgenin hakimi olur. Abdurrahman Gazi de Aydos Fatihi olarak anılmaya başlandı. Prof. Dr. Halil İnancık, fetihten sonra kalenin akın merkezi haline geldiğini belirtir.

Kaleye yerleşen Osmanlı komutanı sonrasında Üskü­dar, Pendik ve Boğaz’a akınlar düzenledi.

Orhan Gazi artık ihtiyaç olma­dığı için Aydos Kalesi’ni yıktır­dı. Kale içerisinde yaşayanlar da İzmit’e getirildi.

2016 yılında İstanbul Arkeolo­ji Müzeleri tarafından bölgede başlatılan kazılarda önemli mimari yapılar ortaya çıkarıl­dı. Kilise, şapel, 2 adet sarnıç, künklerden oluşan su yolları, depo amaçlı kullanılan yapılar ve diğer yaşam alanları ile er­ken tunç çağına kadar uzanan buluntular ele geçirildi. Yapı­lan kazılar, kalenin bulunduğu alanın Bizans’tan önce de kullanıldığını gösterdi.


04.08.2022 12:30:18