Poyraz, yaptığı yazılı açıklamada şu sözlere yer verdi:
“2007 yılı Anayasa Değişikliği ile gelen Cumhurbaşkanı’nın vazife müddetinin beş yıl olduğuna ve bir kişinin en fazla iki sefer Cumhurbaşkanı olarak vazife yapacağına ait kuralın gereği, ikinci devrini ifa etmekte olan Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylığına ait Yüksek Seçim Kurulu’na yapmış olduğumuz itirazımızın temelinde hukuk devletine ve Anayasal prensiplere bağlılığımız ve hukuka olan hürmetimiz vardır.
Bugün Yüksek Seçim Heyeti tarafından verilen kararda, Anayasa’nın açık kuralına karşın hukukun en temel kuralları hiçe sayılarak Anayasa’yı kendilerinin ve daha doğrusu bir kişinin görüş, istek ve inançları hatta ideolojileri doğrultusunda yorumlamaya çalıştıkları görülmüştür.
1982 Anayasasının 101. unsurunun kuralı açık ve nettir. 2007 Anayasa değişikliği ile getirilen kural ‘Bir kimse en fazla iki defa cumhurbaşkanı seçilebilir.’ halindedir. Bu karara anayasanın ne bu unsurunda ne öteki bir hususunda istisna getiren bir kural bulunmamaktadır. Yüksek Seçim Kurulu’nun bu kararı, bu kurala istisna getirmekten öteki bir manaya gelmemektedir. En temel yorum unsurlarından birisi olarak kabul edilir ki ‘istisna ancak kuralı koyan tarafından oluşturulabilir.’ Anayasa’nın 11. unsuruna nazaran ‘Anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır.’ O halde bir anayasa kararına lakin bir anayasa unsuruyla istisna getirilebilir. Öbür bir hukukî düzenleme ile Anayasa kuralına istisna getirilemeyeceği üzere yargı yerlerinin de yorum yoluyla istisna getirmesi mümkün değildir. Tüm bu açık Anayasal düzenlemeler ve yoruma ait unsurlar mevcutken Yüksek Seçim Kurulu’nun Anayasa kararını çok ve garip bir biçimde yorumlayarak verdiği kararında kurala istisna getirmesi hukuken izah edilemez. YSK tarafından yapılan yorum, hukuksal bir yorum olarak nitelendirilemez.
Kuruluşundan itibaren GÜZEL Parti, milletimizle yapmış olduğu mukavelenin gereği ve büyük milletimizin sesi olarak hukukun üstünlüğü ve kuvvetler ayrılığı unsurunu geri dönülmez ve güçlü bir halde yine tesis azim ve kararlılığı ile hareket etmektedir. 1 Nisan 2018’de on binlerle birlikte belirttiğimiz prensiplerimizden milim sapmadan ilerliyoruz. O gün dediğimizi bir sefer daha tekrar ediyoruz. ‘Cumhuriyet ve demokrasi tek kişinin eline bırakılamayacak kadar değerlidir, o değeri taşıyacak olan da demokratik parlamenter sistemdir.’ Tekrar o gün ilan ettiğimiz üzere ‘Bağımsız ve Tarafsız Olmayan Yargıdan Daha Büyük Bir İhanet Düşünülemez.’
İYİ Parti ve kurucu iradesi olduğumuz Millet İttifakı’nın Türk milletine vermiş olduğu en kıymetli kelam, bağımsız ve tarafsız yargının tesisidir. Bunu kesinlikle gerçekleştireceğiz. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemle birlikte tek kişinin sesi değil milletin sesi olan bir sistemi daima birlikte inşa edeceğiz. Milletimiz emin olsun ki bağımsız ve tarafsız yargıyı tesis edeceğiz ve bir daha hiç kimse kendisini anayasanın ve maddelerin üstünde göremeyecektir. Hiçbir organ hiçbir kimse anayasanın açık kararlarını ‘yorum’ ismi altında çiğneyemeyecektir.
14 Mayıs 2023 tarihinde gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde milletimiz tekrar tarih yazacak ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu Türkiye Cumhuriyeti’nin 13. Cumhurbaşkanı olarak seçecek ve YETERLİ Partimizi büyük bir teveccühle birinci parti yaparak, Gazi Meclisimizde tekrar lakin güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi inşa edecek anayasa değişikliğini yapabilecek çoğunluğu verecektir. Biliyor ve inanıyoruz ki hiç kimse milletten büyük değildir.”
Hibya Haber Ajansı
30.03.2023 18:04:04