ASLA YAPMAZLAR…
Kırk yıllık manavımdan karpuz aldım,içi pembe çıktı.
Çok kızdım,geri götürdüm,bunu bana nasıl yaparsın,nasıl bana kelek karpuz verirsin dedim,azarladım.Sonra da çok utandım..
Meğer bana verdiği karpuz,özel mahsül,Pembe Karpuz’muş..
İsteğe göre kırmızı,pembe,beyaz türleri de varmış.
“Sen bana kırmızı karpuz istediğini söylemedin ki” dedi.
Haklı.Söylememiştim.
“Hiç tadı da yok” dedim.
“Diyet karpuzu” dedi..”Az tatlı..Daha faydalı..” dedi.
Bir kilo da şeftali almıştım,onun da yarısı çürük çıktı.Onları da götürdüm. “Yarısı çürük çıktı” dedim. “Diğer yarısının kıymetini bil diye bilerek koydum dedi.
“Kirazlar da olmamış”dedim. “Olsaymış,ben ne yapayım.. ” dedi..
Verdiğim tepkiden pişman oldum,utanarak geri döndüm.
Yoğurt almıştım bakkalımdan,son kullanma tarihi üç gün geçmiş.Geri götürdüm “Üç gün önce alsaydın.Hata senin” demişti,onda da,yoğurdu geç aldığım için çok pişman olmuştum..
Yani,bilip bilmeden hemen tepki vermemek lazım..Yabancıları bilemem de,dostlarımız,tanıdıklarımız bize asla kazık atmazlar.Bir yanlış varsa hata mutlaka bizdedir…
*****
SEVDALI…
“Nerelisin” diye sordu
“Sevdalıyım” dedim
“Neresinden” dedi
“İçinden” dedim
“Mecnun’u bilir misin” dedi
“Bizim oralı” dedim
“Leyla” dedi
“Teyze kızı”
“Kerem”
“Amcaoğlu”
“Aslı”
“Karşı komşu”
“Veysel””
“Dayım olur”
“Yunus Emre”
“Arkadaşım”
“Neşet Ertaş”
“Eniştemiz”
“Mehmet Akif”
“Dedemiz”
“Kemal” dedi
“Atamız”
“Nereye düşer bu Sevda” dedi
“O biyere düşmez,sen ona düşersin” dedim..”
(Not : İlk iki dize bana ait değil.Galiba anonim.)