BANA COCUKLUGUMU GERİ VERİN

Bu eski tahta kapılar arkasında yaşanmış ne hayatlar vardı….tıkla kapıyı ve hadi gir içeri ..anlatsın sana bir bir yanananları…bak açıldı kapıyı…yorgun ve bitkin haliyle..dinle şimdi…neyi duymak istiyorsun..Yoksulduk belki ama salça ekmeğin yoğurtlu ekmeğin tadını iyi bilirdik mesela.Topuklu ayakkabılarımız hiç olmadı,ama terliklerle bile sevinen çocuklardık…Bilgisayar ya da cep telefonlarımız yoktu ama,taştan bebekler yapardık ya da çamurdan tabak çanak yapıp evcilik oynardık.Kola fanta yerine komposto suyu içerdik…şimdiler bunlardaki tadı bilmezler…ve doyumsuzlar…elindekiyle yetinmek nedir bilmezler…hep daha iyisi daha güzeli olsun isterler…varmi yokmu alabilirler mi anlamazlar…bir giydikleri o bir daha gitmezler bir öğün yediklerini ertesi güne yemezler….bizler yamalı elbise yamalı çoraplarla büyüyen nesildik…kalorifer nedir bilmezdik…bir köşeye kurulmuş sobanın etrafında hoşmuhabbetler masallar anlatan nesildik…simdi ise kimsenin kimseyi gôrdügü yok…herkez elinde bir telefon ayrı ayrı odalarda ve belki sadece yemek saatlerinde birbirini gören insanlar olduk…muhabbet edip dertleşmekmi o nedir kii?
Hadi! Biri bana o günlerimi geri versin…Bana çocukluğumu geri verin.
ŞENAY İÇLEK BİLGİÇLİ İSTANBUL

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.