İnsan gelişimi, döllenmeden başlayarak yaşam boyu devam eden bir süreçtir. Bu süreç, kendine has nitelikleri olan belirli zaman dilimlerine ayrılmıştır. Bu zaman dilimleri “gelişim dönemleri” olarak adlandırılmaktadır.
Gelişim dönemleri çeşitli kaynaklara göre farklılık göstermekle birlikte genel olarak bakıldığında;
Doğumdan sonraki ilk 2 yılı kapsayan kısım bebeklik dönemi, 3-6 yaş aralığını kapsayan kısım ilk çocukluk (oyun) dönemi , ilk okul yıllarını kapsayan 7-11 yaş aralığı ikinci çocukluk dönemi ve 12-18 yaş aralığındaki kısım ise ergenlik dönemi olarak kabul edilir.
• Bebeklik Dönemi ( 0-2 yaş )
• İlk Çocukluk (Oyun) Dönemi (3-6 yaş )
• İkinci Çocukluk (İlkokul ) Dönemi ( 7-11 yaş )
• Ergenlik Dönemi (12-18 yaş )
Bebeklik Döneminde Motor Gelişim Özellikleri
Bebeklik dönemi, yaşam süreci içerisinde en hızlı büyüme ve gelişmenin gerçekleştiği dönemdir. Çocuğun fizyolojik, psikolojik ve sosyal olarak yani her yönden sağlıklı büyüyebilmesi, yaşamın bu ilk yıllarda ona gösterilecek ilgi, bakım ve özenle alakalıdır.
Bu dönemdeki çocuklar, kas ve kemik gelişimlerinin neticesinde vücutlarını kendi başlarına hareket ettirebilmek, başlarını tutabilmek, kollarıyla uzanabilmek, nesneleri avuçlayabilmek, vücut duruş pozisyonunu değiştirebilmek, oturabilmek, emekleyebilmek, yürüyebilmek, koşabilmek ve çevreyle ilişki içerisine girebilmek hedefindedir. Böylelikle bebek, fiziksel bağlamda anneye olan bağımlı olma durumundan kurtulacak ve çevresindeki dünyayı keşfe çıkma yoluyla yeni deneyimler kazanacaktır.
Her çocuğun bireysel farklılığı bulunmakla beraber, ortalama olarak yürümeyi öğrenme 9 ay civarında ayakta tay tay durma çalışmalarıyla başlar. 2 yaş civarına gelindiğinde yürüme eylemi ustalaşma şeklini alır. Kemik ve kas dokudaki en hızlı gelişme yaşamın ilk yılı içerisinde görülür. Ardından, ergenlik dönemine kadar niceliksel (sayısal) anlamda büyüme hızında bir düşüş meydana gelir.
Tuvalet eğitimi yoluyla dışkı kontrolü de bebeklerin gerçekleştirmesi gereken gelişim görevi içerisinde yer alır. Bebek doğduğunda bedeninin oluşturduğu atıkları denetleyemez. Ancak 2. Yaşının sonlarına doğru fizyolojik gelişimine paralel olarak kaslarına hakim olabilecek ve dışkısını denetleyecek aşamaya gelebilir.
Bebeklik Dönemi Bilişsel Gelişim Özellikleri
Bireyin algılarının en açık olduğu ve öğrenmeye en hazır olduğu dönem bebeklik dönemidir. Bebeğin zihni bu aşamada emici bir sünger gibidir. Bu dönemde alıcıdır. Beş duyusuyla algıladığı her şeyden çeşitli duyumlar alır. Maddelerden edindiği doku, ses, tat, koku, sıcaklık gibi unsurlarla karşılaşır. Eş zamanlı olarak bu unsurlardan meydana gelen algılar edinir ve bunları biriktirerek belleğine kaydeder. Yeri ve zamanı gelince de kaydettiği bilgileri kullanmaya başlar. Duyumlarının ihtiyacını karşılamak ve bitmez tükenmez deneyimleme duygusunu tatmin etmek için bulduğu her öğrenme fırsatını değerlendirir.
Bebeklik Dönemi Dil Gelişim Özellikleri
Bebeğin gerçekleştirmesi gereken gelişim görevinden bir diğeri konuşmaktır. Doğduğunda yalnızca bakışları, ağlaması ve mimikleri ile iletişim kurabilen bebek; agulama dönemiyle başlayan dil gelişim sürecini iki yıl içerisinde 3 kelimelik cümleler kurabilecek düzeye taşır. Edindiği dili, 3 yaşından itibaren iletişim amaçlı oldukça yetkin bir biçimde kullanabilir.
Bebeklik Dönemi Duygusal ve Sosyal Gelişim Özellikleri
Çocuklar yaklaşık olarak 3 yaş civarında kendi cinsiyetlerini öğrenir. Kız ve erkek kelimelerinin ne anlama geldiğini fark etmeye başlarlar. Bu fark etme; kızların uzun saçlı, etek ve elbise giyebilen, erkeklerin ise kısa saçlı ve sakallı olması şeklindedir.
Çocuğun fiziksel gelişim ve davranışları üzerinde görülen ilerleme bilişsel (zihinsel) yönden de geliştiğinin en önemli göstergesi olarak kabul edilir. Kavram gelişiminin temellerinin atılması bu dönemde gerçekleşir. Çocuk, dış dünyayla etkileşimini ne kadar arttırırsa o düzeyde kavramlarla ilişki içine girer. Çocuğa bakım veren kişinin yaklaşım tarzı, ebeveynlerinin gösterdiği ilgi, çocuğun oynamak için seçtiği oyuncaklar, çocuğa yaşadığı çevrede çok çeşitli uyaranlar ve öğrenme yaşantıları sunulması gibi etmenler çocuğun bilişsel gelişiminin kilometre taşlarındandır.
Saydığımız tüm bu özelliklerden dolayı bebeklik döneminde, başta ebeveynleri olmak üzere, çocuğun ilişki içerisinde olduğu tüm yetişkinlere büyük görevler düşmektedir. Çocuk bu gelişim döneminde yetişkin insanlardan ne kadar olumlu dönütler alır ve zengin uyaranlarla tanışırsa; kendisi ve çevresiyle de o nispette olumlu ilişkiler tesis edebilir ve sağlıklı bir gelişim gösterebilir.
Her bebeğin kendine özgü bir gelişim seyri olduğunu unutmamak önemlidir. Her çocuk değişken oranlarda ve sürede gelişim gösterebilir. Bununla beraber, her çocuktan belli ay ve yaş dönemlerinde gerçekleştirmesi beklenen belli beceriler vardır. Beklenen beceriler beklenen süre içerisinde gerçekleştirilemediğinde, çocuk, sosyal duygusal, dil, fiziksel ve zihinsel gelişim alanlarında yaşıtlarına göre geride bulunuyorsa, gelişim geriliği kavramına dikkat etmekte fayda vardır.
Gelişim geriliğinin erken tespit edilmesi, çocuğun gelişiminin ilerlemesini ve doğal seyrini yakalamasını sağlayabilir. Çocuğun gelişiminde gözlemlenen gerilikler hakkında uzman desteği almak bu noktada yüksek öneme sahiptir.