Başlangıçtan Dönüşe: Bir Canın Hikâyesi
Bir damla su idim, bir bedende yaşam buldum. Bekledim, olgunlaştım ve sonra başka bir âleme gönderildim. Ödünç bir can, geçici bir beden verdin bana. Verdiğin gibi alabileceğini bilmekle, bu gerçeğe teslim oldum. Her şeye kadir olan sensin. Beni var eden, bana nefes aldıran sen. Şükrüm, minnettarlığım deryalar kadar olsa yine de azdır.
Gayem senin yolunda yürümek. Adımlarımı sabırla taşlardan korumanı dilerim. Bu yol, senin rızanla ışık bulur. Bin canım olsa her birini bu uğurda harcamaya razıyım. Çünkü ölesiye yaşamak, senin huzurunda anlam bulmak demektir. Sana kulluğum benim en büyük şerefimdir. Azığım, her an seni hatırlamaktır.
Tevbe ediyorum Rabbim; tevbe edip bozduğum her tevbemden utanç duyuyorum. İçim yanıyor, çünkü verdiğin nimetlere nankörlük ettiğim anları düşünüyorum. Bu hâlime şaşırıyorum; bunca nimetine rağmen nasıl senden uzaklaştım? Yine de, bunca hatama karşın sana ellerimi açıyorum. Çünkü bilirim ki merhametin sonsuz, rahmetin sınırsızdır. Huzurunda erir kalbim, ama sonra bir bakarım ki değişmişim yine. Bu kaçıncı dönüş, kaçıncı firar... Bu şuursuz hallerim beni huzursuz ederken, senin rahmetine sığınıyorum.
Yaşama anlam katan, her adımımı senin rızanla güçlü kılan sensin. Uzun yolları yürümemi sağlayan gücü ayağıma sen verirsin. Bu can bende oldukça adını anmaktan geri durmayacağım. Sana dönüşüm kesin, çünkü başlangıçtan beri tek yönüm sensin.
Topraktan geldim, tekrar toprağa dönmek için gün sayıyorum. Ama bu döngü, yalnızca bir son değil; asıl başlangıcın kapısıdır. Ruhum sende can bulur, seninle tamamlanır. Huzur, seninle anlam kazanır. Yolun, nihayetiyle sende var olur.
Başlangıçtaki su, sana kavuşana dek akar. Can ve ruh birbirine karışır, yalnızca seninle huzur bulur. Dönüşüm, varlığımın özüne; yani sana...