Seni beklerim her akşam durmaksızın,
Talan eder beni bıraktığın sızın,
Hasretin dolar gözlerime ansızın;
Ufuklara dalıp gittiğim sıralar!
Gün, her seferinde yine sensiz batar,
Gözlerime, karanlık bin düğüm atar,
Kahır kovalar beni önüne katar,
Günün ilk ışıkları vurana kadar!
Binde birdi ayrılık bir bize düştü!
Sırtlanlar ve çıyanlar birden üşüştü!
Payını alan çoktan dağları aştı!
Biz gerçeğin farkına varana kadar!
Tûfân kol gezer, hiç yoktan meltem eser!
Fırtına hünerde hasrete bin basar!
Gittiğin gün gelir de yolumu keser;
Yeniden açılır kapanan yaralar!
Herşey işâret taşır artık ölümden;
Her sâniye bin asır çalar ömrümden!
Olmadık şeyler geçer gider önümden,
Bir sen gelmezsin hâlâ bir hâtıralar!
Gam, keder, ne varsa herşey bana uğrar!
Bir sen gelmezsin hâlâ bir hâtıralar!
Aynı sahne oynanır tekrar ha tekrar;
Günün ilk ışıkları vurana kadar!