Prof. Dr. Selim Osman Selam, “Gezegenlerden biri Jüpiter’in kütlesinin yaklaşık olarak 1,5 katı diğeri iki katına yakın. Gaz devi gezegenler olduğu için bu gezegenlerde hayat olma ihtimali yok” dedi.
Ankara Üniversitesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü araştırmacıları, Dünya’dan 1336 ışık yılı uzaklıktaki Kepler-451 çift yıldız sisteminde iki gezegen keşfetti.
Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölüm Başkanı ve Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selim Osman Selam, aynı bölümden araştırma görevlisi Ekrem Murat Esmer, Doç. Dr. Özgür Baştürk ve Prof. Dr. Selim Osman Selam ile İstanbul Üniversitesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümünden Doktor Öğretim Üyesi Sinan Aliş tarafından gerçekleştirilen ve saygın bir uluslararası dergide yayımlanan keşif, Türkiye kaynaklı ikinci gezegen keşfi olarak bilim tarihine geçti.
Keşif için Ankara Üniversitesi Kreiken Rasathanesi’nde bulunan 80 santimetre çaplı Prof. Dr. Berahitdin Albayrak teleskobu ve İstanbul Üniversitesi Gözlemevi’nin Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Ulupınar Gözlemevi Yerleşkesi’nde bulunan 60 santimetre çaplı teleskobu ile çift yıldızın ışık ölçüm gözlemlerinin yapıldığını anlatan Selam, bunun yanı sıra Kepler ve TESS uzay teleskoplarının elde ettiği gözlemlerin de kullanıldığını ve çift yıldızın tutulma zamanlarının analiz edildiğini bildirdi.
“Bu gözlemlerimizle Kepler-451 sisteminde daha önce keşfedilmiş olan bir gezegene ilave olarak Jüpiter boyutlarında iki dev gezegenin daha varlığını keşfetmiş olduk.” bilgisini paylaşan Selam, şöyle devam etti:
“Bu sistemde görülen tutulmaların zamanındaki değişimler kullanılarak gezegenlerin keşifleri gerçekleştirildi. Yapılan çalışmada toplam üç gezegen barındıran bu sistemin kararlı yörüngelerde dolandıkları da tespit edildi. Çift yıldızlar etrafında gezegen bulma işi biraz zorlu bir iştir. Dünya literatürüne bakılacak olursa çift yıldızlar etrafında gezegen keşfi Türkiye’den ilk kez yapılıyor. Ayrıca Türkiye’den ilk gezegen keşfi de Ankara Üniversitesine aitti, böylece ikinci gezegen keşfi de yine Ankara Üniversitesinde yapılmış oldu.
Çift yıldızlar etrafındaki 21. ve 22. gezegeni Türk araştırmacılar bulduğundan uzayda bu anlamda keşfi yapılan gezegen sayısı 22’ye çıktı. Gezegenlerden biri Jüpiter’in kütlesinin yaklaşık olarak 1,5 katı, diğeri de iki katına yakın. Gaz devi gezegenler olduğu için bu gezegenlerde hayat olma ihtimali yok. Yörünge sürelerini de hesapladık. Keşfedilen gezegenlerden bir tanesinin çift yıldız sistemi etrafındaki yörünge dönemi, yani bir yılı 43 günde, diğeri ise bir yılı 1800 günde tamamlıyor.”
Bilim dünyasında yeni heyecan yarattı
Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölüm Başkanı ve Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selim Osman Selam, Kepler-451 çift yıldız sisteminin yaklaşık 29 bin 300 santigrat yüzey sıcaklığına sahip altcüce türü bir yıldız ile 2580 santigrat yüzey sıcaklığındaki cüce türü başka bir yıldızdan oluştuğunu belirterek, “Ayrıca, Kepler-451, Kepler-47’den sonra etrafında ikiden fazla gezegen keşfedilen ikinci çift yıldız sistemi olmuştur.” dedi.
Çift yıldız sisteminin bileşenlerinden birinin bir anlamda hayatının sonuna gelmiş bir yıldız olduğunu ve sadece sıcak çekirdeğinin bulunduğunu belirten Selam, “Bu tür yıldız sistemlerinin etrafında gezegen bulmuş olmak, bu işlerin teorisi ve evrim çalışmaları açısından da ilginç bir fırsat sunuyor. Çünkü genel olarak bu tür cisimlerin etrafında aslında pek de gezegen beklenmiyor. Bu anlamda da ilginç ve bilim dünyasında heyecan yaratan bir keşif olarak gerçekleşti.” diye konuştu.
TÜBİTAK tarafından Doç. Dr. Özgür Baştürk yürütücülüğünde sürdürülen “Zamanlama Yöntemiyle Ötegezegen Keşfi” başlıklı 1001 AR-GE Projesi kapsamında desteklenen çalışmanın aynı zamanda doktora öğrencisi araştırma görevlisi Ekrem Murat Esmer’in doktora tez çalışması kapsamında yapıldığını aktaran Selam, “Kepler-451 sistemindeki gezegenlerin keşfinin açıklandığı bilimsel makale, Oxford Üniversitesi Yayınları tarafından basılan ve alanın en prestijli dergilerinden biri olan “Monthly Notices of the Royal Astronomical Society” dergisinde yayınlandı.”
Yeni gezegenlerin adları kurallara göre verildi
Çalışma kapsamında aynı çift yıldız sisteminde önceden keşfi yapılmış diğer gezegenin yörünge döneminin ise 406 gün olarak güncellendiğini ifade eden Selam, Türk astronomlarca keşfedilen bu yeni gezegenlerin ise sistemde 2015 yılında keşfedilen gezegene benzer kütlede olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Selim Osman Selam, Kepler-451 çift sisteminde keşfedilen iki yeni gezegenle birlikte toplamda bu üç gezegen, uluslararası isimlendirme kurallarına göre “Kepler451b”, “Kepler451c” ve “Kepler451d” isimleri ile astronomi camiasının ortak ötegezegen kataloğunda (exoplanet.eu) yerlerini aldığını bildirdi.
Türk astronomların gezegen keşfine ilişkin makaleye “DOI: https://doi.org/10.1093/mnras/stac357” ve “arXiv:https://arxiv.org/abs/2202.02118” internet adreslerinden ulaşılabiliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kurduğumuz denetim ekipleri ile bizim attığımız adımlara karşı ters adımlar atanlara yönelik şiddetli cezai müeyyideleri uygulayacağız” dedi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kovid-19’u atlatmasının ardından ilk ziyaretini gerçekleştireceği ülke olan Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) hareketi öncesinde Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi’nde basın toplantısı düzenledi.
Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayid Al Nahyan’ın davetine icabetle geniş bir heyetle Abu Dabi’ye hareket edeceklerini belirten Erdoğan, Birleşik Arap Emirlikleri’ni son olarak başbakan olduğu dönemde 2013 yılında ziyaret ettiğini anımsattı.
Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayid’in kasım ayında Ankara’daki temasları ile birlikte ilişkilerinde yeni bir dönemi başlattıklarını dile getiren Erdoğan, aralıkta Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, ocakta da TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un Emirlikleri ziyaret ettiğini söyledi.
Erdoğan, şunları kaydetti:
“Bu ziyaretimle yakaladığımız ivmeyi geliştirmeyi, ilişkilerimizin yeniden hak ettiği seviyeye ulaşması için gerekli adımları atmayı hedefliyoruz. Kuruluşunun 50. yılını idrak eden Birleşik Arap Emirlikleri’yle dostluğumuzun ve kardeşliğimizin yeni 50 yılına şekil verecek adımları ziyaretim sırasında beraberce atacağız. Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin diyalog ve iş birliği, tüm bölgemizin barış ve istikrarı bakımından önem taşıyor. Körfez Bölgesi’ndeki tüm kardeş ülkelerin güvenliğini ve istikrarını kendimizinkinden ayrı görmüyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen ay Abu Dabi’ye yönelik olarak gerçekleştirilen saldırıları güçlü şekilde kınadıklarını belirterek, terörün her türlüsüne karşı olduklarını ve özellikle bölgelerindeki ülkelerin teröre karşı iş birliğinin önemini her fırsatta vurguladıklarını ifade etti.
Bugün ve yarın gerçekleştirecekleri temaslarda ikili ilişkilerin yanı sıra bölgesel ve uluslararası gelişmeleri de ayrıntılı şekilde ele alacaklarını aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
“Yaklaşık 5,5 milyar doları ihracatımız olmak üzere, 8 milyar dolara ulaşan ticaret hacmimizle Birleşik Arap Emirlikleri önde gelen ticaret ortaklarımız arasında yer alıyor. Türk müteahhitlik firmaları Birleşik Arap Emirlikleri’nde bugüne kadar değeri 13 milyar doları bulan 141 proje üstlenmiştir. Bu rakamlarla Birleşik Arap Emirlikleri yurt dışı müteahhitlik sektörümüzün en büyük 10’uncu pazarı konumundadır. Birleşik Arap Emirlikleri de Türkiye’deki dinamik yatırım ortamına önemli katkılarda bulunuyor. İki ülke ekonomisinin birbirini tamamlayıcı yapısı esasen mevcut rakamların çok daha ötesinde bir potansiyele işaret ediyor. Ziyaretimizin amacı bu potansiyeli hızlıca hayata geçirmektir. Gerek gerçekleştireceğimiz görüşmeler gerek imzalayacağımız anlaşmalarla inşallah bu yönde önemli mesafe alacağımıza inanıyorum. Bu maksatla Emirlikler’deki önde gelen yatırımcılarla da bir araya geleceğim. Yüksek teknoloji, girişim sermayesi ve startup firmaları bağlamında ortaklıklar tesis edilmesi, geleceğe dönük iş birliği imkanları bakımından özellikle öne çıkıyor. Ziyaretimiz vesilesiyle taşımacılıktan ileri teknolojilere, savunma sanayinden sağlık, tarım, kültür ve eğitime kadar çok sayıda alanda ilişkilerimizde ilerleme sağlayacak adımların atılmasını da hedefliyoruz.”
Dubai’nin salgın şartlarına rağmen EXPO’ya başarıyla ev sahipliği yaptığına işaret eden Erdoğan, bu vesileyle dünya fuarında “Türkiye Milli Günü” olarak belirlenen 15 Şubat’ta sergi alanını da ziyaret edeceğini söyledi.
Erdoğan, ziyaretlerinin ve temaslarının hayırlara vesile olmasını diledi.
“Rusya-Ukrayna arasındaki gelişmeleri de masaya yatırıp, görüşeceğiz”
Konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Erdoğan, eşi Emine Erdoğan’ın sağlık durumu ve ziyarette kendisine eşlik edip etmeyeceğine yönelik soru üzerine, “Eşim bu ziyarette benimle beraber olamayacak, çünkü o henüz pozitif. Hamdolsun biz negatif olduk. Şu anda eşim tedavisine devam ediyor ama hamdolsun hafif şekilde süreci devam ettiriyor. Dualarımızla inşallah o da kısa zamanda bu süreci atlatacaktır.” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gazetecinin “Türkiye, Ukrayna ve Rusya arasında gerilimi azaltmak için adımlar atmaktadır. Bu adımlar her iki ülke liderleri tarafından memnuniyetle karşılanmaktadır. Putin’in, Türkiye ziyareti zamanı bu üçlü format görüşülecek mi, ülkeler bu üçlü formatı nasıl değerlendirirler?” sorusuna “Biz sadece BAE ve Türkiye arasındaki ilişkileri değil, bir de bölgedeki gelişmeler ki bunlar içerisinde şu anda Rusya-Ukrayna arasındaki gelişmelerdir, bunları da masaya yatırıp, görüşeceğiz. Bu konularda da ne gibi adımlar atabiliriz, bunun üzerinde ısrarla duracağız.” yanıtını verdi.
“Ters adımlar atanlara yönelik şiddetli cezai müeyyideleri uygulayacağız”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, temel gıda ürünlerinde KDV’nin yüzde 8’den 1’e indirilmesinin ardından hafta sonu bazı marketlerin fiyat artışı yaptığı yönünde iddialar olduğu belirtilerek, fiyat artışıyla mücadele konusundaki soru üzerine şunları söyledi:
“Bu konuyla ilgili gerek Hazine ve Maliye Bakanım gerek Ticaret Bakanım açıklamalarını yaptılar ve kurduğumuz denetim ekipleriyle beraber bizim attığımız bu adımlara karşı ters adımlar atanlara yönelik şiddetli cezai müeyyideleri uygulayacağız. Çünkü vatandaşımızı ezmeye, vatandaşımıza yönelik, bu tür maalesef arzu edilmeyen süreci işletenlere karşı müeyyidelerimiz ağır olacaktır. Bu konuda gerek Hazine ve Maliye gerek Ticaret Bakanlığımız tüm müfettiş ekipleriyle buraların kontrolünü, denetimini sürdüreceklerdir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşik Arap Emirlikleri’ne gitti
Cumhurbaşkanı Erdoğan, başkent Abu Dabi’ye hareketi öncesinde Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi’nde açıklamalarda bulundu, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Açıklamaların ardından apronda bulunan askeri tören kıtasını selamlayan Erdoğan’ı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya ve AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe uğurladı.
“TC-TRK” uçağıyla saat 11.35’de BAE’ye hareket eden Erdoğan’a, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, İletişim Başkanı Fahrettin Altun , Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın eşlik etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ziyareti kapsamında yapılacak görüşmelerde, Türkiye-BAE arasındaki ikili ilişkiler tüm yönleriyle değerlendirilerek, iş birliğinin geliştirilmesi imkanları ele alınacak. Ayrıca, barış ve istikrarın tesisi ve korunması anlayışı temelinde, bölgesel ve uluslararası gelişmeler hakkında görüş alışverişinde bulunulacak.
Ziyaret kapsamında, ikili ilişkilere önemli katkılar sağlayacak anlaşmaların imzalanması da gündemde olacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Şubat’ta Dünya Fuarı “EXPO 2020 Dubai”de, açılışını yapacağı Türkiye Milli Günü’nde, Türkiye’nin sergi alanını gezecek.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan KDV sisteminde sadeleştirme programı kapsamında, temel gıda ürünlerinde KDV’nin yüzde 1’e düşürülmesinin ardından Zabıta ekipleri marketlerdeki denetimlerine devam ediyor.
Dünya genelinde yaklaşık 2 yıldır yaşanan Koronavirüs salgını ve ülkenin birçok bölgesini etkisi altına alan sert kış koşulları, kan bağışı duyarlılığında gerilemeye neden oldu. Kan stoklarının olumsuz etkilendiği Türk Kızılay’ı, gerek olağan dönemlerde gerekse olağanüstü bir durumda hasta ve yaralıların kanla ilgili bir sorun yaşamaması için yeni kan bağış kampanyasını sürdürüyor.
Bu çerçevede Türk Kızılay’ı Pendik Şubesi de çeşitli etkinliklerle kampanyaya destek veriyor. Son aktivitelerden biri de Pendik Özel Şifa Hastanesi ve Kızılay iş birliği ile gerçekleştirildi. Birçok hasta yakını ve vatandaşlar kan bağışında bulundular. Bağışta bulunan vatandaşlardan biri de Gerçek Bakış gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Savaş oldu. Savaş’ın kan bağışı esnasında Kızılay Şube Başkanı Nurettin Beşinci ve Şifa Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Yılmaz da bulunarak kendisine teşekkür ettiler.
“DUYARLI OLALIM, KAN BAĞIŞIMIZI YAPALIM”
Kan ihtiyacının gün geçtikçe artarak devam ettiğine dikkat çeken Pendik Türk Kızılay’ı Şube Başkanı Nurettin Beşinci; “İki yıldır süren pandemi etkisi ve kış koşulları nedeniyle kan bağışlarımız, olumsuz yönde etkilenmektedir. Hastanelerimizdeki hasta ile yaralıların, kan ihtiyacı artarak devam etmektedir. Kan ihtiyacımızı bir başka bir tedavi aracıyla yerine koyamıyoruz. Bunun için duyarlı vatandaşlarımızın kan bağışına destek vermesini istiyoruz” dedi.
Pendik Belediyesi parklara akıllı sulama sistemi kuruyor. Akıllı sistem, hava şartlarına göre çimlerin sulanmasını başlatıp sonlandıracak. Böylece tonlarca su tasarrufu sağlanacak.
Teknolojiye yatırımlarını sürdüren Pendik Belediyesi, akıllı sulama sistemi kurmaya başladı. İlk etapta 3 parka kurulan sistemle çimlerin sulanma süreci hava şartlarına bağlı olarak nem sensörleri ve uzaktan bilgisayar aracılığıyla gerçekleştirilecek. Örneğin bir parkta çimler sulandığı esnada yağmur yağarsa sulama duracak. Ya da öğleden sonra yağmur yağacak ise sabah sulama yapılmayacak.
Şimdilik 3 parkta deneniyor
Akıllı sulama sistemi Velibaba Rahmet Tepesi, Çamlık Kosovalı Şehit Adem Yaşari ve Kavakpınar Parklarına kuruldu. Daha sonra bu uygulama Pendik Belediyesi sorumluluğundaki tüm parklarda hayata geçecek. Böylece tonlarca su tasarrufu sağlanacak.
İstanbul’un Sancaktepe, Pendik, Kartal, Ümraniye, Şişli, Sarıyer, Güngören, Esenyurt, Bağcılar, Gaziosmanpaşa, Başakşehir, Kağıthane ilçelerinde meydana gelen çok sayıda hırsızlık olayları ve gelen şikayetler üzerine Polis ekipleri çalışma başlattı. Hırsızlık olaylarının meydana geldiği yerlerde polis ekipleri güvenlik kameralarını incelemeye aldı. Görüntülerde hırsızlık çetesinin iş yerlerine girerek yağlamadıkları belirlendi.Kısa sürede yakalandılarAsayiş Şube Müdürlüğü Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri, çok geçmeden çete içinde yer alan iki kadının eşkalini daha sonra kimliğini tespit etti. Yapılan operasyon neticesinde Elif D.B.ile Alev G.adlı şüpheliler gözaltına alındı.
Emniyete getirilen 2 kadının daha önceden 8 iş yeri ve kurumdan hırsızlık, 14 araçtan plaka hırsızlığı suç kayıtlarının olduğu öğrenildi.Suç kayıtları kabarık çıktıEmniyete getirilen Elif D.B.’nin 20 suç kaydı, Alev G.’nin ise 30 suç kaydı olduğu belirlendi. Emniyetteki işlemleri tamamlanan 2 kadın adliyeye sevk edildi. Şüpheliler çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan kimlikleri belirlenen diğer çete üyelerinin yakalanması için çalışmalarının devam ettirildiği bildirildi.
Pendik’te bir geri dönüşüm deposunda işçilerin kaldığı konteyner içerisinde elektrik kontağından yangın çıktı.
Pendik’te bir geri dönüşüm deposunda işçilerin kaldığı konteyner içerisinde elektrik kontağından yangın çıktı. Yangında 1 kişi dumandan etkilendi.
Ramazanoğlu Mahallesi Gürsu Sokak’ta bulunan geri dönüşüm deposunda işçilerin kaldığı konteynerde elektrik kontağından yangın çıktı. Yangını fark eden depo çalışanları itfaiyeye haber verdi. Yangın başladığı sırada konteynır içerisinde bulunan bir işçi yangını fark ettikten sonra çevredeki diğer fabrikaların çalışanlarının yardımıyla çıkarıldı. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye, polis ve ambulans ekibi sevk edildi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangını geri dönüşüm malzemelerine sirayet etmeden kısa sürede söndürdü. Yangında etkilenen işçiye ambulans ekipleri olay yerinde müdahale ederken polis ekipleri olay yerinde güvenlik önlemi aldı.
Yangın sırasında olay yerinde olan Bahadır Aygül, “Karşı fabrikada yangın çıktı. Orada bir çalışan vardı bizim bağırmamızla hemen çıktı. Yangın hortumunu çıkarıp hemen ilk müdahaleyi ettik. İtfaiyeyi aradık gelip müdahale ettiler. Elektrik kontağından çıktığını söyledi çalışan kişi. Dumandan etkilenen işçiye biz bağırdık kendi koşarak çıktı” dedi.
Pendik’te atık kağıt deposunda çıkan yangın itfaiye ekiplerince söndürüldü. Alınan bilgiye göre, Ramazanoğlu Mahallesi Gürsu Sokak’taki atık kağıt toplama deposunda, işçilerin kaldığı konteynerde henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı.
İhbar üzerine olay yerine itfaiye, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. İtfaiye yangına müdahale ederken, polis ekipleri de çevrede güvenlik önlemi aldı. Dumandan etkilenen bazı işçilere sağlık ekiplerince olay yerinde müdahale edildi.
Büyümeden kontrol altına alınarak söndürülen yangında konteyner kullanılamaz hale geldi, depodaki bazı bölümlerde hasar oluştu.
Türkiye’nin en büyük sokak hayvanları koruma ve besleme platformu olan Paw Guards (Pati Koruyucuları) kış şartlarında yiyecek bulamayan patili dostları besliyor.
Paw Guards, sosyal medya hesabından besleme yapacakları günü duyurarak; yapılan bağışlarla mama temin ediyor. Toplanan mamaları kendi araçlarına yükleyen ekip, kent dışındaki besleme noktalarındaki hayvanlara ulaştırıyor.
Pendik’te de beslenme etkinliği gerçekleştirdiler. Gönüllü ekipler; Kurtköy’de mama dağıtımı yaptılar. Zarar gören barınakları da yenilemeyi unutmadılar.
81 Şehir 30 Bin Gönüllü
‘Türkiye’de Aç Sokak Hayvanı Kalmayacak’ sloganı ile yola çıkan Paw Guards’ın 81 şehirde 30 bin gönüllüsü bulunuyor.
İnternet sitelerinde yapılan açıklamada şu ifadeleri kullandılar; “Paw Guards sizden para talep etmeden, sokak hayvanlarına yardım yapan Türkiye’nin en büyük platformudur! Sizden tek ricamız, daha geniş kitlelere ulaşmak için, sosyal medya hesaplarımızdan takipte kalarak, arkadaşlarınızı davet etmektir. Mobil uygulamamızda yer alan reklamları izleyerek, reklam verenler ve sponsor firmalar sayesinde Türkiye’de Aç Sokak Hayvanı Kalmamasını sağlamaktır”
VATAN Partisi Pendik İlçe Teşkilatı yönetimi, yüksek elektrik ve doğalgaz faturalarına yönelik olarak bir etkinlik gerçekleştirdi.
Pendik Gülistan Restoran’da yapılan kahvaltılı basın toplantısında, partinin bu konudaki görüş ve çözüm önerileri kamuoyu ile paylaşıldı.
Çok sayıda partilinin ve yerel basın mensuplarının katıldığı toplantıda; Vatan Partisi Ekonomi Politikalar Başkanı Hakan Topkurulu, Vatan Partisi MYK Üyesi İstanbul İl Başkanı Cem Dikmen, Aydınlık gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa İlker Yücel, Vatan Partisi Pendik İlçe Başkanı Hikmet Kırık da birer konuşma yaptılar.
İlçe Başkanı Kırık konuşmasında şu sözlere yer verdi; “Elektrik başta olmak üzere enerji fiyatlarına gelen yüksek zamlar; halkımızın, esnafımızın, çiftçimizin, sanayicimizin, bütün üreticilerimizin belini bükmüş, üretim şevkini kırmıştır.
Vatan Partisi olarak 1 yıla yakın süredir enerji noktasında oluşabilecek bir kriz uyarısında bulunmuştuk. Nitekim böyle de oldu. Enerji krizi bütün dünyayı sarmış ve ülkemiz de bu krizden nasibini almıştır.
Fakat, ağırlaşan enerji krizinin faturası halkın omuzlarına yüklenemez!
Günlerdir Pendik ilçemizin esnaflarını ziyaret ediyoruz. Esnafımız, faturalarını camlara asarak tepkisini dile getiriyor. Bu çığlık, bir uyarı çığlığıdır. Türkiye’nin üretimine, ticaretine vurulan darbeyi engellemek için hükümet yetkililerine bir uyarıdır.
Vatan Partisi olarak, hiçbir zaman sadece tepki gösteren muhalefet tarzı izlemedik. Her tepkimizde konuyla ilgili çözümlerimizi sunduk. Çünkü biz bu memleketin sahibiyiz. Hükümette olmadan da memlekete fayda sağlamak için çalışırız. Bu konuda da çözüm önerimizi sunuyoruz.
Elektrik Üretim ve Dağıtımında Özel Çıkara Derhal Son Verelim!
Devlete ait elektrik dağıtım şirketleri özelleştirildi. Sonuçlarını yaşıyoruz. Özel çıkarlar, halkın çıkarının tepesine bindi. Özel şirketler, devletten aldığı elektriği aşırı kârla satıyor. Hükümet, özel şirketlerin çıkarını değil halkın çıkarını gözetmelidir.
Dünya çapında yaşanan elektrik krizine rağmen devletimiz 2019’da 1 kw elektriği 35 kuruşa verirken, bugün elektriği 31 kuruşa, 21 dağıtım şirketine veriyor. Buna rağmen 21 dağıtım şirketi 31 kuruşa aldığı elektriği, vatandaşlara 2 lira 9 kuruşa, yani 7 kat fiyatına satmaktadırlar.
Yine geçmiş yılın verilerine göre dağıtım şirketlerinin bir yılda 135 milyar lira kar ettiğini görüyoruz. O halde soruyoruz: Bu şirketler kamulaştırılırsa 135 milyar lira nereye gidecek? Vatandaşın faturalarını azaltmaya gidecek. Üretime gidecek. Ticarete gidecek. Yani yine Türkiye’ye dönecek. İşte bu sebeple tek çözüm kamulaştırma olduğunu söylüyoruz.
Tek Çözüm Kamulaştırma
Enerji dağıtımı kamu hizmetidir! Dahası, enerjide halkçı çözüm ülke güvenliği için şarttır. Enerji, kâr amacıyla değil, toprağın ekilmesi, sanayi çarkının çevrilmesi, çarşılarımızın şenlenmesi, halkımızın ihtiyaçlarının karşılanması ve toplumda huzurun sağlanması için ucuza verilmelidir.
Kamu eliyle yenilenebilir ve ucuz enerji üreten modellere geçilmelidir. Nükleer enerji üretiminin geliştirilmesi Türkiye’nin geleceği açısından şarttır.
Vatan Partisi’nin merkezinde olacağı ‘Üreticilerin Millî Hükümeti’, özel elektrik ve doğalgaz dağıtım şirketlerini kamulaştıracaktır.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan yönetimindeki hükümetimize öneriyoruz: Üretim ve güvenlik için kamulaştırmaya bir an önce gidelim ve halka ucuz elektrik verelim.
Ucuz Enerji için Komşularla İşbirliği
Dünyada yükselen enerji krizini komşularımızla işbirliği yoluyla aşabiliriz. Rusya, Azerbaycan, İran, Irak, Cezayir ve Katar gibi enerji güvenliğimizi sağladığımız ülkelerle işbirliği yaparak ucuz doğalgaz, ucuz mazot, ucuz elektrik sağlayabiliriz.
Vatan Partisi bu amaçla ilgili devletlerle görüşmektedir. Olumlu sonuçlar almak için şartlar uygundur. Yeter ki ABD’nin ülkemize ve bölgemize yönelttiği tehditlere karşı dostlarımızla omuz omuza mücadele edelim.
Halkın Türk Bayrağı Altında Haklı Eylemlerinin Başarısı İçin Sorumluluk Üstleniyoruz
Halkımızın ucuz elektrik talebiyle yaptığı kitlesel eylemler haklıdır. Bu eylemleri bölücü amaçlarla ve ABD’nin kaos planlarına hizmet için saptırma girişimlerine halkımız fırsat vermeyecektir. Vatan Partisi olarak bu eylemlerin başarısı için, üstümüze düşen görevlerin bilincindeyiz. Sadece şikayet eden, tek amacı hükümeti devirmek için fırsat kollamak olan ve yüreği bu topraklarda bu millet ile atmayanlara fırsat vermeyelim. Sorun bizim, çözüm bizdedir. Bu kapsamda Pendik İlçemizin, bütün siyasi parti başkanlarına, derneklerine ve kuruluşlarına çağrıda bulunuyoruz. Çıkalım sokağa ve esnafa bakalım. Sanayiciye ve vatandaşa bakalım. Sorunu birlikte çözmek için el ele verelim. Elektrik dağıtımı kamulaştıralım! Ucuz elektrik verelim! Zamlar geri çekerek vatandaşımıza rahat nefes al ve üret diyelim!”
Yaklaşık 2 saat süren bu toplantıdan sonra Vatan Partisi Pendik İlçe Teşkilatı Gazipaşa Caddesi Kuşlu Park üzerinde konuya ilişkin bir basın açıklaması yaparak vatandaşlarla bir araya geldiler.
Rusya’nın Ukrayna’yı olası işgalinin Avrupa’nın göbeğinde yeni bir mülteci akınına yol açması bekleniyor.
Uzmanlar, böyle bir mülteci akınından en fazla etkilenecek ülkenin, Polonya olacağını dile getirirken, Varşova’nın büyük bir akın karşısında tecrübesiz olduğuna dikkat çekiliyor. Öte yandan Polonyalı yetkililerin mülteci akınına karşı çeşitli senaryolar üzerinde çalıştıkları belirtiliyor.
Polonya İçişleri Bakanı Mariusz Kaminski, bölge yönetimlerinin ve belediyelerin, Ukrayna’da savaş çıkması halinde mülteci kabul etme olasılıklarını değerlendirdiklerini açıkladı.
Polonya’da valiler de hafta sonu belediyelerden olası mülteci akınına karşı konaklama tesislerinin listesi ile kapasitelerine ilişkin bilgiyi 48 saat içinde İçişleri Bakanlığına vermelerini istedi.
“En kötü senaryoya hazırlıklı olmalıyız”
Polonya İçişleri Bakanı Yardımcısı Maciej Wasik de bir milyona yakın Ukraynalı mültecinin ülkeye gelme ihtimali üzerinde durduklarını söyledi.
Wasik, “En kötü senaryoya hazırlıklı olmalıyız. Bir milyona yakın Ukraynalı mülteci dalgasına hazırlıklı olmak için adımlar atıyoruz. Polonya hükümeti, Rusya ile gerilimin yükseldiği Ukrayna ile dayanışma içinde hareket edecek. Cenevre Sözleşmesi uyarınca bu insanlar Polonya koruması altında olacak ve yardıma ihtiyacı olan kişilere kesinlikle hayır demeyeceğiz.” açıklamasını yaptı.
“Yüz binlerce insandan oluşan bir akın, Polonya’nın kaldırabileceği bir şey değil”
Polonya’nın büyük bir mülteci akınını yönetemeyeceğini düşünenler de var.
Polonya göçmen haklarını destekleyen sivil toplum kuruluşu Polonya Göç Forumu Başkanı Agnieszka Kosowicz, “Polonya Yabancılar Dairesi tarafından işletilen 10 merkez toplam 2 bin kişilik kapasiteye sahip. Bu kapasitenin 800’ü de şu anda kullanımda.” diyerek barınma sorununa dikkati çekti.
Polonya’nın eski Ukrayna Büyükelçisi Jan Piekto da “İş aramak için gelen ve Polonya toplumunun etkin bir parçası olan bir milyondan fazla Ukraynalı bulunuyor. Ancak savaştan ve ölümden kaçan yüz binlerce insandan oluşan bir akın, Polonya’nın kaldırabileceği bir şey değil.” değerlendirmesini yaptı.
“Polonya, Ukraynalı mülteciler için Avrupa’ya giden kilit bir yol olacak”
Avrupa Politika Analizi Merkezi (CEPA) de Avrupa Birliği ve Vişegrad Grubu yetkililerinin Ukrayna’nın olası işgali durumunda mülteci akınında ilk kabul ve geçiş ülkelerinin buna hazır olup olmadığını değerlendirmeleri gerektiği açıklamasını yaptı.
Açıklamada, “AB güvenlik yetkilileri ile Vişegrad Grubu ülkelerinin içişleri bakanlıkları ilişki kurmalı, ilk kabul ve geçiş ülkeleri olarak hazır olup olmadıklarını değerlendirmelidir. Polonya özel bir öneme sahiptir. Rusya’nın Ukrayna’nın büyük bir bölümünü işgal ettiği bir senaryoda Polonya, Ukraynalı mülteciler için Avrupa’ya giden kilit yol olacak.” ifadesi kullanıldı.
Polonya’nın Ukrayna ile 482 kilometreden uzun bir sınıra sahip olduğuna ve sınırda 10’dan fazla geçiş gölgesinin bulunduğuna dikkat çekilen açıklamada, Polonya’nın coğrafi yakınlığı, nispeten daha yüksek maaşlar ve diğer faktörler nedeniyle halihazırda da tercih edilir bir ülke olduğu belirtildi.
Polonya 2015’te Ukrayna vatandaşlarının sığınma taleplerinin yüzde 99’unu reddetmişti
CEPA ayrıca geçmişte yaşananların Polonya’nın diğer AB ülkeleri gibi Ukraynalı mültecilere kollarını açmayacağının işaretini verdiğini bildirdi.
Merkezin açıklamasında, “Geçmiş, Polonya’nın diğer AB ülkeleri gibi, Ukraynalı sığınmacılara kollarını açmayacağını gösteriyor. Polonya Başbakanı Ukrayna ile dayanışma içinde olduğunu ifade ederken, bunun sığınma konusunda Polonya’nın sert politikalarını gevşetmeye kadar varacağı belirsiz. 2015 yılında Rusya’nın Kırım’ı işgal etmesinin ardından Polonya, Ukrayna vatandaşlarının sığınma taleplerinin yüzde 99’unu reddetti.” ifadelerine yer verildi.
Mahalle GÜZELYALI MAH.
Ölüm Tarihi 15 Şubat 2022
Defin Tarihi 15 Şubat 2022
Açıklama GÜZELYALI ÖMER HEKİM CAMİİ – 15:00(AYDINTEPE MEZ)
Defin Yeri AYDINTEPE
Doğum Yeri NORGAH
Mahalle KAVAKPINAR MAH.
Ölüm Tarihi 15 Şubat 2022
Defin Tarihi 15 Şubat 2022
Açıklama ŞEYHLİ PİR SULTAN ABDAL CEMEVİ – ? (?
Doğum Yeri ESKİDERE
Mahalle ÇAMÇEŞME MAH.
Ölüm Tarihi 15 Şubat 2022
Defin Tarihi 15 Şubat 2022
AçıklamaİL DIŞI – ORDU
Defin Yeri ORDU
Doğum Yeri AKKUŞ
Mahalle FEVZİ ÇAKMAK MAH
Ölüm Tarihi 15 Şubat 2022
Defin Tarihi 15 Şubat 2022
Açıklama İL DIŞI – ORDU
Defin Yeri ORDU
Doğum Yeri AKKUŞ
Mahalle YENİŞEHİR MAH.
Ölüm Tarihi 15 Şubat 2022
Defin Tarihi 15 Şubat 2022
Açıklama YENİŞEHİR ULU CAMİİ – 15:30 (OSMANGAZİ MEZ)
Defin Yeri OSMANGAZI
Doğum Yeri TAŞKENT/ÖZBEKİSTAN
Mahalle BAHÇELİEVLER MAH.
Ölüm Tarihi15 Şubat 2022
Defin Tarihi 15 Şubat 2022
Açıklama İL DIŞI – GİRESUN
Defin Yeri GİRESUN
Doğum Yeri GÖRELE
1900 – 2000 yılları arası Türk ve Dünya tarihinde gelişen önemli olaylardan seçmeler…
15 Şubat / Dünya Çocukluk Çağı Kanser Günü
1918- Trabzon’un Maçka ilçesinin Rus ve Ermeni işgalinden kurtuluşu.
1921- Gümüşhane’nin Rus ve Ermeni işgalinden kurtuluşu
1924- İzmir’de harp oyunları yapıldı. Hilafetin kaldırılması için karar verildi.
1927- İzmir’de Eski Eserler Müzesi açıldı.
1946- Malik Buşati (Arnavutluk Başbakanı) öldü.
1947- Rodos ve On İki Adalar Yunanistan’a verildi.
1949- 1200 Musevi, Türkiye’den Filistin’e göç etmek için başvurdu; göç edenlerin sayısı 10.000’i geçti.
1950- SSCB ve Çin, ortak savunma antlaşması imzaladı.
1958- Malik Aksel (ressam ve yazar) vefat etti.
1958- Numan Menemencioğlu (diplomat, siyasetçi ve eski Dış İşleri Bakanlarından) vefat etti.
1961- Belçika’da Sabena Havayollarına ait bir yolcu uçağı düştü, 73 kişi öldü. Uçakta, ABD buz pateni takımı da bulunuyordu.
1965- Kanada’nın yeni bayrağı olarak, kırmızı beyaz yaprak tasarımı kabul edildi.
1969- Türkiye Öğretmenler Sendikası (TÖS) tarafından düzenlenen “Büyük Eğitim Yürüyüşü” Ankara’da yapıldı ve binlerce öğretmen bozuk eğitim düzenini protesto etti.
1970- Dominik Cumhuriyeti’ne ait DC-9 tipi bir yolcu uçağı, Santo Domingo’dan kalktıktan bir süre sonra denize düştü: 102 kişi öldü.
1971- ABD’nin Ankara Balgat’taki tesislerinde görevli Çavuş James Finley kaçırıldı. Finley, 17,5 saat sonra serbest bırakıldı.
1971- İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi sağ görüşlü bir grup öğrenci tarafından işgal edildi, İstanbul’daki Kadırga Yurdu’na patlayıcı madde atıldı, Ankara’da Ortadoğu Teknik Üniversitesi’ndeki Kennedy Anıtı havaya uçuruldu.
1973- Anayasa Mahkemesi parlamenterlere ayrıcalıklı emekli maaşı sağlayan kanun maddelerini, Anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle iptal etti.
1975- Tüm Öğretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği (Töb-Der), 7 ilde “hayat pahalılığı ve faşizmi protesto” toplantıları düzenledi. Toplantılar saldırıya uğradı; 1 kişi öldü, 60 kişi yaralandı.
1977- Ankara-İstanbul arasını 7 saat 13 dakikada alacak olan Mavi Tren deneme seferine başladı.
1979- Türkiye Hür İşçi Sendikaları Konfederasyonu kuruldu.
1979- Türkiye Hür İşçi Sendikaları Konfederasyonu kuruldu.
1982- Bir petrol çıkarma platformu, Newfoundland açıklarında fırtına nedeniyle battı, 84 kişi öldü.
1983- Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu (TRT) Genel Müdürü Macit Akman, renkli TV deneme yayınlarının haftada iki saatten dört saate çıkarıldığını belirtti. 1 Temmuz 1984’ten itibaren tamamen renkli yayına geçileceğini söyledi.
1987- Malik Aksel (ressam) vefat etti.
1989- Sovyetlerin Afganistan’da 9 yıl süren askeri varlığı, son Sovyet Birliklerinin çekilmesiyle sona erdi. Savaşta, 15 bin kadar Rus askerinin yanı sıra, yaklaşık 1 milyon Afgan hayatını kaybetti, 5 milyon Afgan, ülkesinden göç etmek zorunda kaldı.
1996- Kardak kayalıklarına düzenledikleri operasyonla adlarını duyuran SAT komandolarını taşıyan bir helikopter, Ege Denizi’nde düştü; 5 asker öldü.
1999- Bölücü terör örgütü lideri Abdullah Öcalan, Türk güvenlik güçleri tarafından Kenya’da yakalandı.
1999- Eskişehir Cezaevi’nde “Karagümrük Çetesi” olarak tanınan bir grup Mustafa Duyar’ı öldürdü, Selçuk Parsadan’ı yaraladı. (Mustafa Duyar Özdemir Sabancı’yı öldürmekten, Selçuk Parsadan ise örtülü ödenek davasından hüküm giymişti.)
Göremediğimiz Tüm Işıklar (İngilizce: All the Light We Cannot See), Amerikalı yazar Anthony Doerr’ın yazdığı bir romandır. II. Dünya Savaşı sırasında işgal altındaki Fransa’da yolları kesişen Marie-Laure adlı kör bir Fransız kız ile Werner adlı yetim bir Alman çocuğun hikâyesini konu almaktadır.
Aristo fizik, gökbilim, felsefe, zooloji, mantık, siyaset ve biyoloji gibi konularda pek çok eser vermiştir.Özellikle edebi eleştiri alanında ilk teorisyen sayılır. Aristo’nun tiyatro ve şiir hakkında yaptığı yorumlar ve belirlediği kurallar 1700’lü yılların sonlarına kadar batı dünyasında etkili olmuştur.
Aristoteles’in düşüncesinin evrimi hakkında süregelen tartışma ne boyutta olursa olsun, Platoncu bir okulda yetiştiği için ilk önce bu felsefeyle kopuşunun nedenlerini belirgin biçimde ortaya koyma kaygısı taşıdığını düşünmemiz için geçer sebepler var. Homeros hakkında Platon’un bir sözünü Aristoteles’le beraber Nikomakhos’ta Etik’te yazdığı gibi yad edecek olursak, hem dostluk, ve hem hakikat onun için kıymetli olsa dahi, ikinciyi birinciye yeğlemek durumdadır.
Pendik
Seni düşünürken
Bir çakıl taşı ısınır içimde
Bir kuş gelir yüreğimin ucuna konar
Bir gelincik açılır ansızın
Bir gelincik sinsi sinsi kanar
Seni düşünürken
Bir erik ağacı tepeden tırnağa donanır
Deliler gibi dönmeğe başlar
Döndükçe yumak yumak çözülür
Çözüldükçe ufalır küçülür
Çekirdeği henüz süt bağlamış
Masmavi bir erik kesilir ağzımda
Dokundukça yanar dudaklarım
Seni düşünürken
Bir çakıl taşı ısınır içimde.
-ÇAKIL – BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU
?
HAZIRLAYAN
RABİA HATUN BAYRAM