… Duruş,
hayattaki yerini gösterir.
Mutlu etmeye çalış ki, mutlu olasın
Hayatı basit yaşayacaksın
Küçük şeylerden mutlu olmasını bileceksin
Beklentilerini fazla abartmayacaksın
Kimsenin etlisiyle, sütlüsüyle –
Eksiğiyle, söküğüyle meşgul olmayacaksın
İyi olmaya özen gösterecek,
Kimseye, asla kötü davranmayacaksın.
Verebildiğince, verecek,
Olabildiğince, asla istemeyeceksin.
Daima, tebessüm etmeye özen gösterecek,
Dertlerinle, sağını - solunu / millet, asla bunaltmayacaksın.
İçine atacaksın, duvara konuşacaksın.
Rabbine sığınacaksın.
Kimsenin aleyhinde konuşmayacak,
İyiliklerinden, güzelliklerinden bahsedeceksin.
Kimseyi geçmeye çalışmayacak,
İyi insan olmaya gayret edeceksin.
Kendin olacaksın.
İçindeki mutluluğu keşfedecek,
Ve mutlu ederek,
Mutlu olacaksın.
. Tavır: -
Günahlarımı, tövbelerimle imha ederim.
Günahlarımı savunmuyorum.
Yanlışı savunacak kadar cahil – kör- yobaz değilim.
O kadar düşmedim – alçalmadım.
Ama tövbe etmekten ve istikamet üzere olmaya gayret göstermekten de asla vazgeçmedim- vazgeçmem.
Pişmanlığım ve utancımla Rabbe yönelirim.
O, affedicidir, affetmeyi sever, ve af dileyeni geri çevirmez.
Ümit var olmamızı ister.
Yani kısacası, her iyi iş için;
Elimizden geleni yapacak – hatta üstüne çokça da çok şeyler katacak – sonra da olana razı olacağız.
. Hayata dair:-
Ben doğru davrandıktan sonra – o isterse bilerek – isteyerek –planlayarak yanlış aktarsın ve diğeri de anlamadan – dinlemeden – sormadan – soruşturmadan ona inansın.
Alır birini vururum diğerine.
Ben yürürüm doğru bildiğim yolda tek başıma.
Çünkü doğruların yardımcısı, velisi Allah’tır.
Diğerleri kimin umurunda.
. Önce adam olmak lazım:-
Öyle lafla olmuyor adamlık- - -
Sadece adam satmamak yetmez.
Adam olmak ta,
Adamlığın hakkını vermek gerek.
Madem birlikte bir iş takip ediliyor, süreç içinde ortaya konan tavırlar, söylemler ve yaklaşımlar sizin samimiyetinizi adamlığınızı, güvenilirliğinizi, iş yapılabilirliğinizi ortaya koyar.
Birlikte iş yapma hukukuna – etiğine uygun davranıp – her an, her gelişmeden anında, eş zamanlı bilgilendirme yapmak- tarafların ortak hakkıdır.
Şüpheye ve fitneye fırsat vermemek lazım.
Sonra üzülmek boşuna…
. Dertliyiz tabi
Özelde sevdiklerime ve genelde tüm insanlığa faydalı olmayı istemem, onların iyilik ve güzelliklerle dolu mutluluklarını çok önemsemem, sonuçta mutlaka cennete gitmelerini arzulamam gibi konularda kendimi mesul hissetmem – beni dertli, telaşlı, ısrarcı ve hüzünlü yapıyor.
. Yapma:-
Şahit tutma – kötülüğün – yanlışların tellallığını, reklamını yapma. Olur ki- olabilir küçük ya da büyük bir günah işlersen/işlediğinde o günahını kimseye anlatma – kimseyi şahit tutma – günahınla hava atma – caka satma – kendine dahi hatırlatma.
Unut, göm gitsin.
Umulur ki Allah, sen o günahını gizlediğin, şahit tutmadığın, günahın/kötülüğün/fenalığın reklamını yapmadığın için günahını siler – sevaba çevirir ve seni affedebilir.
. Tarafını seç:-
Çirkinlikler de var, güzellikler de –
Korkaklar da var, cesaretlilerde –
Cehalet te var, bilgi de –
Nefret te var, sevgi de –
Ayrılık ta var, birlik te –
Menfaat te var, hak ta –
Yalan da var, doğruluk ta –
Cimriler de var, cömertler de –
İnanmayanlar da var, inananlar da –
Hakkı olmayanı çalan da var, hakkından bolca veren de -
Olmayan da var, olan da –
Sormayan da var, soran da….
Tarafını seç!
. Temel hayat felsefemiz:-
İlk olarak – kimseye zarar vermemeliyiz-
Sonra – kimseye yük olmamalıyız
Ve eğer mümkünse,
İmkân ve fırsat bulduğumuz oranda
Herkese, herşeye faydalı olmalıyız.
. Müminin tutumu:-
· Allah’ım her hareketimi, işimi, gayretimi, konuşmamı, susmamı, dinlememi, düşünmemi, yazmamı, sevmemi, nefretimi ve tüm diğer yaşam faaliyetlerimi her şeyiyle senin rızanı kazanma istikametinde düzenleyebilmeyi nasip et.
Bunu, ancak ve ancak sen bana yardım edersen başarabilirim.
· Müminler olarak, her durum ve olay karşısında; böyle bir durumda, gerçek bir mümin nasıl, en iyi, en doğru, en adil, en ahlaki şekilde davranırsa Allah benden memnun olur, razı olur diye düşünebilmeli ve öylece tavır geliştirebilmeliyiz.
· Allah’ım, her fiilinde senin rızanı arayan ve yaşamını öylece tüketenlerden eyle bizi.
· Muhsinlerden olmalıyız.
Yani; yaptığı işi Allah için yapan, sadece ondan, O’nun sevgisini kaybetmekten korkan, o sebeple işini noksansız – en iyi – en sağlam – en güzel şekilde- yapan/bitiren ve her işin hakkını veren kimselerden olmalıyız.
ALLAHA İNANAN VE GÜVENENLERE SELAM OLSUN.
erolyazıcı / ABBEYT ♥️