Yörük kadınlarının hakkı, yörük erkeklerin ise korkulu rüyası: Mor Cepken! Aşık edebiyatının önemli şairlerinden Karacaoğlan’ın “Sarı Zeybek” türküsünde bile ‘Eğil bir bak mor cepkenin kanına…’ diye yer alan ve yörük kadınlarının çeyizlerinde bulunan Mor Cepkenin anlamı nedir, Mor Cepkenin önemi ve hikayesi..
Mor cepken, kadınların çeyizine konurmuş eskiden.
Çeyiz sandığının en altına konur ve evlenen kadının onu hiç giymemesi temenni edilirmiş.
Çünkü; kadının o mor cepkeni giyip, evin damına, bacasına, köy meydanına, herkesin görebileceği bir yere çıkması, “Eşim bana eziyet ediyor, boşanmak istiyorum, zor durumdayım, bana yardım edin” anlamına gelirmiş.
Ve köylülerce, o kadına mutlaka yardım edilir ve eşi ayıplanırmış.
Bu nedenle erkekler, eşleriyle yaşadığı problemleri şiddete başvurmadan, saygı ve sevgi ile çözmeye gayret ederlermiş.
Aksi durumda, eşinin mor cepken giyeceğini bilirlermiş.
Eşi mor cepken giyen erkek, boşanmakla kalmaz, bir daha da kolay kolay evlenemezmiş. Kadına saygı göstermeyen, şiddet uygulayan insana bir daha kimse kız vermez, bir daha evlenmesi de güç olurmuş.
Hal böyle olunca, şiddete maruz kalan kadın sayısı yok denecek kadar az olurmuş.
Eğer; bir kadın mor cepkeni giyerse, “O zaman akan sular durur, inek sağan, yün eğiren, kilim dokuyan eller durur, yaşlı analar neneler, doğum yaptıran ebeler, işlerini güçlerini bırakarak, mor cepken giymek zorunda kalan kadını korumaya alırlarmış.
Mor cepken giyen kadının eşi evinden dışarı çıkamaz, kahveye gidemez, kimse de yüzüne bakmazmış.
Kültürümüz içinde nice güzel hikayeler barındırır. İçinde yaşanmışlık vardır, insana saygı vardır, insana sevgi vardır, birlik bilinci vardır. Bu konuda geleneklerimize sahip çıkarak, devam ettirmek çok önemli. Ülkemizdeki ‘Mor Çatıya’ ilham veren ‘Mor Cepkeni’ dünyaya gerektiği gibi tanıtabilseydik, belki de; bugün çok daha farklı olabilirdi. Hiç bir kadının mor cepkeni giymek zorunda kalmaması dileğimizle…