Saat 3:15
Camı açtım. Bağrımı deler geçer sertlikte soğuk ve kuzgun siyahı, pırıl pırıl esrarlı bir gece… Burnumu yalayıp, beynimi sarhoş eden ve yeni biçilmiş taze çimen kokusu…
Neden bilmiyorum, Mezarlıkları düşündüren bir ambians…
Karşı binanın bu mevsimde yanan sobası dolayısıyla, şeklini tam olarak kavrayamadığım kayıp bacasından! Yükselen cılız dumanını izlerken, gökyüzündeki yıldızlar takıldı gözüme…Özellikle iki tanesini sohbet üzerinde yakaladım!? Beni görünce sustular, bir şey yokmuş gibi kırpışa kırpışa ışıldamaya durdular hemen.?
Sessizliği yırtarcasına uğuldayan uçak sesine mutlu oldum bi. “Ooo! Demek ki uçaklar kalkmaya başlamış” diye.?
Selâm dünya gecesi, ışıl ışıl ve aldatıcısın. Nelerin nelerin üzerlerini örtüyorsun kim bilir?
Üşüdüm, ama mutlu oldum…?