MagazinHaber Girişi : 04 Temmuz 2022 10:45

GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE, KÜLTÜRDEN KÜLTÜRE NİŞAN GELENEĞİ

GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE, KÜLTÜRDEN KÜLTÜRE NİŞAN GELENEĞİ

Her toplumda evlilik kurumu farklı bir yere sahiptir. Bu durum, farklı kültürlere ait farklı ritüellerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Evliliğe giden yolda atılan adımlardan biri de nişan geleneğidir. Geçmişten günümüze nişan merasimi, evlenmeyi planlayan çiftin ve ailelerinin birbirlerini daha iyi tanımalarını sağlamak için düzenlenmektedir. Kız isteme ve söz kesme merasiminin ardından aileler arasında nişan ritüelleri, karşılıklı beklentiler gibi İşler yerine getirilir. Elbette günümüzde, geçmişten gelen nişan ritüelleri daha az uygulanır hale gelmiştir. Hatta birçok çift, söz ve nişan merasimlerini bir arada yapmayı ve birçok nişan ritüelini uygulamamayı tercih etmektedir.

Nişanlanma; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu madde 118 ve devamı hükümlerce düzenlenen, bir aile hukuku sözleşmesidir ve hukuki işlemdir. Nişanlanma, aralarında evlenme engeli bulunmayan farklı cinsten iki kişinin karşılıklı olarak evlenme vaadinde bulunduğu iki taraflı bir hukuki işlemdir.

Bizim de kabul ettiğimiz tanımlama olarak Nişanlanma: biri kadın biri erkek olmak üzere iki kişinin, ileride birbirleriyle evlenmeyi karşılıklı olarak vaat etmeleri, bu husustaki niyetlerini birbirlerine açıklamasıdır.

Nişanlanma için bir törene gerek bulunmamaktadır. Nişanlanmanın gerçekleşmesi için şahit de gerekmemektedir. Yani herhangi bir nişan töreni olmasına gerek bulunmadığı gibi nişanlanma iradesini beyan eden kişiler dışında birilerinin de bulunması gerekmemektedir. İrade açıklaması yeterlidir

Örneğin, Deniz kenarında kız arkadaşına evlenme teklif eden gencin bu teklifini diğerinin kabul etmesi halinde nişanlanma ortaya çıkar. Buna başka bir kişinin müdahalesine gerek bulunmadığı gibi birilerinin şahit olması da gerekmemektedir.

Bu irade açıklaması üzerine nişanlanma denilen hukuki bir ilişki ortaya çıkar. Gerçekten de evlenme olmasa dahi yasa koyucu nişanlanma sürecine ilişkin hükümleri koyarak bu müesseye verdiği önemi göstermiştir.

Kişiler nişanlanma ile birlikte nişanlı statüsüne geçerler. Yasal olarak düzenlenen nişanlılık ilişkisinin sona ermesi halinde sona erme şekline ve tarafların sona erdirme şekline göre bir takım hukuki sonuçlar ortaya çıkmaktadır.
Nişanlanma, Aile Hukuku’na ilişkin bir kurumdur.

Nişanlılık süresi; çiftler Ne kadar erken kavuşurlarsa o kadar uzun ve mutlu bir hayat yaşanır. Bu nedenle nişan ile düğün arası 1.5 yılı aşmamalıdır.

Nişan töreni ister evde ister bir dış mekânda yapılacak olsun; öncesinde aileler birbirleri için nişan bohçası hazırlar. Bu geleneğin amacı, evliliği kutlamak için ailelerin birbirlerine hediyeler almasıdır.

Nişan Yüzüğü’nün tarihçesi M.Ö. 2000’lere kadar dayandığı iddia ediliyor. Eski Mısır döneminde birtakım bitkilere yüzük şekli verilirmiş. Bunun nedeninin ise sonsuzluk manasına gelen çember şeklinden esinlenilmesi olduğu düşünülüyor. Böylece, aşkın ölümsüzlüğü sembolleştirilmiş.

Roma döneminde ise yüzük olarak bitki yerine demir tercih edilmeye başlamış ve sadece kadınlar tarafından takılıyormuş.

Ancak bilinene göre yüzükle ilgili tüm medeniyetlerde tek bir ortak nokta var; o da yüzüğün daima sol elin dördüncü parmağına takılıyor olması. Bunun nedeninin ise bu parmaktan geçen bir damarın direkt kalbe ulaştığı inancı olduğu düşünülüyor.

İşte böyle Dostlarım, 26 Haziran 2022 tarihinde nişanlanan Dilara & Kubilay uzun bir yolculuğun ardından, aynı hayatı paylaşmak üzere birbirlerine söz verdiler. Nesilden nesile aktarılan bu kültürümüze sahip çıkıp, toplumun temeli olan ailenin önemini yeni kuşaklara göstermişlerdir. Sevgiyi; yaşamın her anında bulabilmeniz dileğiyle…