Olağan yaşam sürecindeki her olayda insanın yasadıkları yüzüne yansır. Bu Güzellik ya da çirkinlik meselesi değildir
Bir insan dingin yaşadıysa, işini eşini severek yaptıysa, edebi, hayası , karakteri sayesinde her türlü kötülükten kaçındıysa onun verdiği huzurla yüzü bir şekil alır. İnsanın yüzünü bir kitap gibi okuyabilirsiniz.
Kiminle,
Hangi zaman diliminde karşılaşacağına hiç kimse
karar veremez…
Buna KADER ve alın yazı denir!
Ancak kader insan çabası ike değişir.
Ama kime tutunabileceğine,
SEN karar verirsin…
”Söylemek isteyip de söylemediklerimi, söyleyemediğimden değil dinlemeyeceğini, duymayacağını bildiğimden hiç kimse ile genelde muhatap olmuyorum.
Biriken sözcükler, yuttuğum cümleler ağır geliyor.
Gitmem gerektiğini bidiğimde gidemeyişimin yükü de her geçen gün ağırlaşıyor....
Yaşamak isteyip de yaşattiklarimdan yasayamadıklarım daha da ağır geliyor.
Yuz Ifadesu bomboşsa hiçbir şey yaşamadığınız fark edilir.
Bundan kurtulmak mümkündür; yaşayın, monotonluktan uzaklaşın,bol bol yurutun gezin, görün, keşfedin, başkalarıyla ilgilenin, okuyun,ve en onemlusiisini eşini bulunduğunuz ortamı kayır şartsız sevin.
Bunları dolu dolu yapın ki izleri yüzünüze yansısın
. Yüzünüz ifadesiz kalmasın..
Mutlu pazarlar