HİÇ PİŞMAN DEĞİLİM.

Kıymetli Pendikli Okuyucularım;

Sebahattin Okumuş olarak gazeteci kimliğimi inandığım siyasi kimliğimi ifade etmek için kullanmadığımı beni yakından takip eden her okuyucum bilir. Siyasi olarak Ak Partide başladığım serüven on yıl sürmüştür. Hiçbir zaman takım tutar gibi parti tutan, menfaat için şakşakçılık yapan kişi olmadığımı gençlik kolları döneminde Ak Partide birlikte görev aldığım tüm arkadaşlarım çok iyi bilir. Yazdığım yazılarımı iktidar partisi gibi muhalefet partileri dahil her kesim kendi doğrusuna yakın bulur. Çünkü doğru tektir. Bunları neden mi anlatıyorum!

Kırk yaşını devirmiş, evlenip boşanmış, çocuğu olmayan, işsizlikle uzun zaman imtihan olan, dini ve milli değerleri önemseyen bir kişi olarak daima adalete inandım. Adaletin olmadığı yerde mutlu azınlıklar arasında ömür geçirmek benim için zor değildi. Ama karakterime asla uymayan bir durumdu bu. Ben adalete, dürüstlüğe, kardeşliğe, paylaşmaya inanan bir insanım ve ölene kadar bu hiç değişmeyecektir. Ben eğer bu zorluğu tercih etmeseydim ilçede çok önemli yerlerde protokoller arasında yer alırdım. Şakşakçılarım, yalakalarım olurdu. Sırça köşklerde, fildişi kulelerde yaşayan, zengin ve elit kulübünde nargile tüttürüp langırt turnuvasında eğlenenlerden olurdum. Ama yapmadım, yapamadım. Ne demek istediğimi beni bilenler çok iyi anlarlar.

Evet, gazeteci kimliğimle birilerini rahatsız eden doğruları köşeme alabilmek sadece konfordan ödün vererek olurdu. Pişman mıyım diye sorarsanız eğer, pişman değilim derim! Doğruya inanıyorum ve doğruyu yazıyorum. Yazılarımı okuyan, beğenen her okuyucuma selamlar.

Doğru olsam ok gibi yabana atarlar beni
Eğri olsam yay gibi elde tutarlar beni
Ne doğruyu AÇ gördüm ne eğriyi TOK
Eğri yay elde kalır menzil alır doğru OK
RUMİ.

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.