GündemHaber Girişi : 18 Nisan 2023 13:20

Huzursuz bağırsak sendromu kadınlarda daha sık görülüyor

Huzursuz bağırsak sendromu kadınlarda daha sık görülüyor

İrritabl bağırsak sendromu (İBS), hassas bağırsak, huzursuz bağırsak diye de tanımlanan, bağırsak hareketleri ve bağırsak işlevlerini etkileyen kronik işlevsel bir gastrointestinal sistem hastalık olarak biliniyor. Sendromun semptomları, ağrı, şişkinlik, gaz, kabızlık yahut ishal üzere değişkenlik gösteren gastrointestinal şikayetlerle ortaya çıkabiliyor. Aksiyete, depresyon, fibromiyalji, kronik ağrı ve yorgunluk sendromu üzere birçok hastalıkla da bir arada görülebiliyor.

Görülme sıklığı artıyor

İBS'nin dünya genelinde yaygın bir durum olduğunu söyleyen Prof. Dr. Abdullah Emre Yıldırım, “Ülkemizde yapılan çalışmalara göre görülme sıklığı yüzde 10-15'tir. Kadınlarda erkeklere göre daha yaygındır. İBS'nin altta yatan nedeni tam olarak anlaşılamamıştır, ancak artan bağırsak hassasiyeti, bağırsak hareketlerinde değişiklik, mikrobiyata ile bağırsak ve beyin arasındaki iletişim bozulması, enfeksiyonlar, stres, beslenme faktörleri ve hormonal değişiklikler gibi faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir.” dedi.





Tanıda öbür bağırsak meselelerine da dikkat!

İBS teşhisini koyabilmek için tek bir tanısal test bulunmağını lisana getiren Yıldırım, “Hekim; hastanın hikayesini, şikayetlerini ve süresini, fiziki muayene ile beraber değerlendirerek ilerlemektedir. Fiziki muayene, kan testleri, bazı görüntüleme testleri ve endoskopik incelemeler gibi çeşitli testler içermektedir. Ayırıcı tanıda, inflamatuar bağırsak hastalığı, bağırsak kanseri, laktoz intoleransı, safra kesesi hastalıkları, gastroözefageal reflü hastalığı ve dispepsi gibi diğer gastrointestinal durumlar da dikkate alınmaktadır.” halinde konuştu.

Memorial Bahçelievler Hastanesi Gastroenteroloji Bölümü’nden Prof. Dr. Abdullah Emre Yıldırım, bireye özel tedavinin ehemmiyetine dikkati çekerek şöyle decam etti:

“İBS tedavisi, semptomların şiddeti ve cinsine bağlı olarak değişebilmektedir. Diyet değişiklikleri, probiyotikler, spazm çözücü ilaçlar, dışkı yumuşatıcılar, ishal önleyiciler ve antidepresanlar üzere ilaçlar semptomları yönetmek için kullanılabilmektedir. Ayrıyeten, hayat stili değişiklikleri, gerilim idaresi, antrenman ve uyku düzenlemesi üzere faktörlerin şikayetleri hafifletmeye yardımcı olduğu bilinmektedir. Kalıplaşmış tedaviler yerine hastalığın şiddeti ve tipine yönelik tedaviler özeleştirilerek hastaya sunulmaktadır. Gastroenteroloji uzmanı, diyetisyen ve gerekli durumlarda ise psikiyatri uzmanının ortak değerlendirmesi tedaviyi muvaffakiyete ulaştırmaktadır. Teşhis ve tedavi yaklaşımı, semptomların azaltılmasına ve hayat kalitesinin artırılmasına yardımcı olabilmektedir.”

Hibya Haber Ajansı