İnsana yasaklanan her şey, aslında onun kendi varlığına ve çevresine zarar verecek eylemlerdir. Bu yasaklar, Allah’ın eksikliğini gidermek ya da ona bir şey katmak için değil, insanın kendi bütünlüğünü koruması içindir. Çünkü Allah için eksilen ya da artan bir şey yoktur; o, kusursuz bir varlıktır.
İçki içmek, seni sarhoş ederek aklını, muhakeme gücünü ve insani ilişkilerini zedeler. Bu durum Allah’a zarar vermez, ancak sana ve çevrene zarar verir. Kumar, servetini tüketip aileni ve huzurunu yok edebilir. Zina, kısa vadede haz verici gibi görünse de, uzun vadede zihnini bulanıklaştırır, kalbini yorar ve stres içinde yaşamana sebep olur. Üstelik ortaya çıktığında, hem sosyal bağlarını hem de güvenliğini tehlikeye atar.
Allah’ın öğütleri ve yasakları, insanı yüceltmek ve korumak içindir. O’nun bize gösterdiği yol, aklın ve vicdanın yoludur. Eğer bu uyarılara kulak verir ve yaşamımızı bu doğrultuda düzenlersek, sadece ahirette değil, bu dünyada da cenneti andıran bir huzur bulabiliriz. Çünkü insan, Allah’ın rehberliğini takip ettiğinde gerçek anlamda kendini bulur ve varlığını anlamlandırır.