…
Kâbe yaşadığımız dönemlerde daha doğrusu, peygamberin öteki aleme irtihalinden sonra yapılan ziyaretler ile bir kutsallık adletmiyor. Bu gün Kabe’nin korumasını bile yahudi bir şirket yapıyorken, oraya gitmek kutsal toprak ziyareti değil Arap milletine para akıtmaktır.
Tüm dünya müslümanlarını sömüren, siyasal İslam’a kurban edilen İslam’ın Kabe’ sinde yapılan hiçbir eylem kutsal değildir. Kabe’nin anlamı şeytan taşlamak gibi absürt bir ritüele kurban edilip, diplerindeki Afrika açlık ve susuzluktan kırılırken, kesilen hayvanlar sıcakta koktuğu için toprağa gömülmektedirler. Dünyada 1.5 milyar müslüman var. Şimdi istense Afrikaya su ve gıda götüremezler mi? Kabede olagelenin ibadet olup olmadığını düşünebilen her kafa anlayabilir. İslamın ruhu adelet ve ve infaktır. Islam toplumları bunları sağlamadığı müddetçe başı beladan kurtulmayacak, Kuran’ı yaşayamayacak ne yazık ki. Peygamber zamanı Kabe’ ye müslüm ve gayri müslüm gidebilirken şimdi yalnızca nüfüs cüzdanında İslam yazanın girebildiği ve yapılanların ibadet olmayı bırakın, akla mantığa sığmayacak işler olduğu da aşikârdır. Elçi, oraya bütün insanları toplayıp Kuran öğretilerini yayıyordu. Şimdi ne yapılıyor? Sanırım görme şansı olsaydı müslümanlara esefle bakardı ve bence acırdı onlara. Dikkat ediniz merhamet demiyorum. Acımak alçaltıcıdır. Ezbercilik bırakıldığında, islam siyasetin elinden kurtarıldığında, Kabe eğer elçi zamanındaki günlere dönebilirse şayet, işte o vakit belki…