Dünyada ender rastlanan projelerden birisi olacak olan Kanal İstanbul Projesi, yaratacağı ekonomik değer ve ivme ile başta İstanbul olmak üzere Türkiye ve Dünya ekonomisinde örnek bir proje olarak gösterilecektir.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Kanal İstanbul’un tanıtımı ile ilgili çok güzel bir web sayfası hazırladı. www.kanalistanbul.gov.tr adresinde proje ile ilgili tüm bilgilere ulaşılabilmektedir.
Her şey son derece şeffaf, her şey son derece ayrıntılı…
Projenin teknik bilgilerine buradan ulaşılabileceği için çok fazla üzerinde durmayacağım. Projenin karlılığı ve finansal getirisinden çok yatırım ve işletim aşamasında yaratacağı ekonomik değerler ve istihdama katkısı konusu çok daha önemli diye düşünüyorum.
Yap-İşlet-Devret modeliyle 7 yılda bitirilmesi düşünülen projenin yatırım maliyeti 75 milyar TL. Yıllık getirisinin bir milyar dolar olacağı tahmin ediliyor. İnşaat aşamasındaki istihdam edilecek kişi sayısı ise on bin. İnşaatın bitiminden sonraki işletme sürecinde ise yine 10.000 kişiye iş imkânı sağlayacak. Bu da dolaylı olarak ortalama 40.000 kişiye düzenli bir istihdam sağlamak demek.
O bölgede oluşturulacak konut projeleriyle İstanbul’un nüfus yoğunluğunun önemli ölçüde rahatlayacağını da göz ardı etmemek gerekiyor.
Dünyada sıradan İspanyol merdivenleri veya metal yığını Eyfel Kulesi ile milyonlarca turist çeken ülkelerin varlığı göz önüne alındığında Kanal İstanbul Projesinin çekeceği turist sayısının ve bunun ekonomiye etkisinin göz ardı edilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Başarılı bir tanıtımla sadece bu proje kapsamında milyonlarca turisti ülkemize çekebiliriz.
Birileri ve maalesef yerli işbirlikçileri ülkemizin kalkınmasına katkı sağlayacak tüm projelere olduğu gibi bu projeye de şiddetle karşı çıkmaktadırlar. Hatta özellikle Millet İttifakı liderlerinin koro halinde bu projede yer alacak firmaları tehdit etmeleri ne demokrasilerde, ne de Uluslararası Hukuk sisteminde kabul edilebilir bir durum değildir.
Türkiye ekonomisine büyük katkılar sağlayacak olan bu proje tüm tehdit, algı operasyonları ve baskılara rağmen mutlaka bitirilmelidir.
Dış güçler ve yerli iş birlikçilerin birinci köprü, ikinci köprü, üçüncü köprü, Ayasofya, Gebze-Orhangazi-İzmir otobanı, İstanbul Hava limanı, Taksim Camii, Avrasya Tüneli, Şehir hastaneleri, Çamlıca camii , İHA, SİHA teknolojileri v.b projelerde yaşadığı hezimeti Kanal İstanbul Projesinde de yaşatmalıyız.
Unutmayalım ki büyük ülkeler büyük liderlerle, büyük liderler büyük projelerle büyük olur…
Mustafa ÖZBAY
Ekonomist-CFO-Yazar