MUSA VE ASASI. DAYANMA FELSEFESİ

Musa ve Asası: Dayanma Felsefesi

Zorluklarla dolu hayat yolculuğunda her insanın bir dayanak aradığı kaçınılmaz bir gerçektir. Bu dayanak, kimi zaman bir dost eli, kimi zaman bir fikir ya da bir inanç olabilir. Hz. Musa’nın asası, tam da bu dayanak fikrinin en derin sembollerinden biridir. Asa, zahiren bir sopa olsa da, hakikatte Allah’a duyulan tam bir teslimiyetin ve dayanmanın simgesidir. Musa, asasına dayandıkça denizleri yardı, dağları aştı ve Rabbine olan inancıyla her türlü zorluğun üstesinden geldi.

Pendik’ten Bayburt’a 28 gün süren yolculuğum, benim “asam”ın hikâyesidir. Sabah ezanından sonra yola düşer, gece saatlerinde çoğu zaman yürürdüm. kimi zaman da 65 kilometreyi hiç durmadan aşardım. Belki elimde bir sopa yoktu ama kalbimdeki asa, beni yürüten gücün ta kendisiydi: Allah’a duyduğum sınırsız güven. O asa, benim korkularımın ötesine geçmeme, üzerime gelen zorluklarla yüzleşip galip gelmeme vesile oldu.

Hayatta nefes alıp vermek kadar çabuk unuturuz bazen, her şeyin sahibinin kim olduğunu. Allah, Kitabı'nda der ki: “Kulum bana dua ettiğinde dalgalardan onu kurtarırım, ama o dalgalardan kurtulduğunda çoğu zaman unutup yoluna devam eder.”Bu unutuş, insanın gafletidir; çünkü Allah’ı anmaktan uzaklaşan bir kalp, çaresizliğin girdabına çabucak kapılır. İşte tam bu yüzden, Musa’nın asası sadece bir fiziksel destek değil, metafizik bir dayanak olarak önümüzde durur.

Evrenden daha küçük, kalbimizden daha büyük bir tapınak yoktur. Allah, insana en yakın olandır ve O’nu tanımak, bilmek, ancak ilimle mümkün olabilir. Her öğrenilen bilgi, bizi Allah’a daha da yakınlaştırır ve bu yakınlık, secdelerimizde derinlik bulur. Kalbimizdeki tapınağı, ilimle ve zikrle inşa ederiz.

Zorluklar önümüze bir dağ gibi dikildiğinde, bizi yolumuzdan döndürmek isteyen şer odakları harekete geçtiğinde ya da korkularımız üzerimize yürüdüğünde, asamızı elimize almalıyız. Bu asa, Allah’a olan sarsılmaz bağlantımızın adıdır. Allah’a dayandığımızda, korkunun yerini huzur, çaresizliğin yerini umut alır.

Hayatın fırtınalı denizlerinde bir kaptan gibi, Allah’a olan imanımızla yön bulabiliriz. Musa’nın asası, her birimize bu derin hakikati fısıldar: Dayan, yürü, ve unutma ki Rabbin seninle. Asa’yı elinize alın; yani, Allah’a sıkı sıkıya tutunun. O zaman korkularınızın yerini cesaret, zorluklarınızın yerini ise zafer alacaktır.

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.