Özgürlüğün İlahî Kaynağı
Emanet bir can taşıyorum; bu canın sahibi Sensin, Allah’ım. Dilediğin vakit onu benden alabilirsin, çünkü her şey Senin takdirinle var olur. Sana duyduğum güven tamdır; biliyorum ki beni yaşatan da, ecelimi tayin eden de yalnızca Sensin. Bu farkındalık, korkularımı yersiz kılıyor. Sana şükretmekte asla yeterli olamayacağım; beni yaşamaya değer gördüğün için minnettarım.
Hayata dair gördüğüm, duyduğum, yaşadığım her şeye artık razıyım. Bundan böyle yaşamaktan ziyade, güzel bir ölüm ile tamamlanmayı arzularım. Çünkü bilirim ki güzel bir yaşam, ardından güzel bir ölümü getirir. Bu inançla kimseye boyun eğmem; bedenime prangalar vursalar dahi esaret içinde bir yaşam sürmeyi reddederim. Özgürlük, Seninle mümkün. Senin divanına baş koydukça, secdelere vardıkça, tapınarak özgürleşiyorum.
Yürüyüşlerim, düşüncelerim, sözlerim ve fiillerim; yediğim, içtiğim her şey Senin rızan için. Senin mabudiyetin, bana hem özgürlüğün hem de kulluğun en yüce anlamını öğretti. Bu hayatı Senin rızan doğrultusunda anlamlandırıyorum; yaşadıkça, Seninle yürüyorum.
