Son zamanlarda düzenlemiş olduğu birbirinden güzel etkinliklerle adını duyuran Pendik Trabzonlular derneği bu kez de ünlü İlahiyatçı-Eğitimci-Yazar Süleyman Dama’yı söyleşi ve imza günü için ağırladı.
Dernek merkezinde ve aynı anda zoom platformundan canlı olarak dinleyicilerine hitap eden Dama’nın söyleşi konusu “Gençliğin dünü, bugünü ve yarını” idi.
Moderatörlüğünü aynı zamanda derneğin yönetim kurulu üyesi de olan Ekonomist-Yazar Mustafa Özbay’ın yaptığı program dernek başkanı Süleyman Pergel’in açılış konuşmasıyla başladı.
Dernek merkezindeki yoğun kalabalığa ve zoom katılımcılarına hitap eden Pergel şu açıklamalarda bulundu: “Derneğimizin sosyal, kültürel ve eğitim alanlarında yapmakta olduğu yoğun etkinliklerden bir tanesini daha düzenlemekteyiz. Aylık olarak düzenli bir şekilde gerçekleştireceğimiz yazarlarla söyleşi ve imza günü etkinliğimizde bugün çok değerli bir yazar olan Süleyman Dama hocamızı ağırlamaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Konumuz aslında insanlığın varoluşundan günümüze kadar bir kaygı konusu da olan gençliğin yeniden inşası konusudur. Bir neslin inşası nasıl olur, bir devlet politikası halinde, bir medeniyet inşası gayesiyle çalışmalar yapılmalıdır. Bu konuda bazı planlamaların yapıldığını biliyorum. Programımızdan istifade etmemiz dileğiyle gerek dernek merkezimize gelerek, gerekse zoom platformundan bizleri dinleyen tüm misafirlerimize tekrar hoş geldiniz diyorum.”
Süleyman Dama’nın özgeçmişinin, eserlerinin, almış olduğu ödüllerin anlatılmasından sonra “Gençliğin Dünü Bugünü ve Yarını” konulu söyleşiye geçildi.
Sözlerine “bu gönül coğrafyamızda aynı düşünce ,aynı kültür ve aynı değerleri paylaşan tüm insanlar hemşehri kabul edilmektedir.” şeklinde başlayan Dama, konuşmasında özetle şunları kaydetti:
“Günümüz gençliğine birçok kesimin aksine çok olumlu yönde bakıyorum. Bugün gençlik sorunları anlamında şikayet ettiğimiz konuların birçoğunun aslında geçmişimizde de şikayet konusu olduğunu rahatlıkla görebiliriz. Şartlar her zaman değişse de insanoğlu ve gençlik ruhsal açıdan, yaşadığı hayat bakımından değişmiyor.”
“Şimdi bakıldığı zaman aslında şunu söylemek mümkündür. Gençliğin o günü ya da yarını aynı anlamı veriyor mu? Aynı anlamı taşıyor mu?
Bu konuda evet diyebilir miyiz? Ya da hayır diyebilir miyiz? Bir yönüyle belki şöyle diyebiliriz. Eğer bugünün şartlarını geçmişe taşırsak şunu diyebiliriz ki geçmişte gençlik aynı yaşamı
sürdürür. Veyahut da geçmişteki yaşam biçimini, koşulları bugüne aktarırsak, bugünkü gençliğin durumu bugünden farklı olur diye düşünebiliyoruz. Şartlar değişiyor, sürekli şartlar değişiyor.
Ancak değişmeyen bir durum vardır. O da insan yapısı hiçbir zaman değişmiyor. Yani ruhsal anlamda fiziksel anlamda insan değişse de yani şartlar bakımından değişse de insanoğlu aslında
Ruhsal açıdan yaşadığı hayat bakımından, felsefesi, düşüncesi, dertleri bakımından değişmiyor, gençlik de değişmiyor.”
Günümüzdeki temel sıkıntılarından bir tanesi şu. Anne ve babalar, öğretmenler. Yani çocuğa yön veren her kimse. Çocuklara bir sorumluluk yüklemekten kaçınıyorlar. Oysa ki biz yol gösteririz. Çocuğa bir sorumluluk yükleriz. Veli geliyor, çocuğuna müdür başyardımcısı, arkadaşımız veya diğer biri ismini soruyor. Anne cevap veriyor. Ya dur da çocuk biraz sorumluluk üstlensin. Çocuk ayakları üzerinde dursun. İşte bundan kaçınmamız sürece, ona doğru yol, rehber olmadığımız sürece o zaman şikayet etmeye hakkınız olmaması gerekir diye düşünüyorum. Birde tabii ki nesle en güzel nasihatimiz bizim sergileyeceğimiz örnek davranışlar olması gerekir. En güzel nasihat budur aslında. Yani çok şey anlatmanıza gerek yok. Eğer doğru olursak adaletli olursak, evde küfürlü konuşmazsak, çocuklar arasında haksızlık yapmazsak ve biz de böyle davranırsak o zaman o gençlikte bu meziyetleri de görürüz.”
Süleyman Dama, yaklaşık iki saat süren bu söyleşisinde eğitimcilik hayatı boyunca gençlerle arasında yaşadığı birçok problemi onlara daha pozitif bir şekilde iletişim kurarak nasıl kısa bir sürede çözdüğüne dair birbirinden etkileyici birçok anısını da dinleyicilerle paylaştı.
Trabzon’un Çaykara ilçesine bağlı Yeşilalan Köyünde doğdu. On dokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesini bitirdikten sonra bir süre çeşitli dergilerin Ege Bölge temsilciliğinde bulundu. Kadıköy Anadolu Lisesinde öğretmenliğini sürdüren yazar, Ferşad Vakfı Dergisi’nin de yayın yönetmeliğini yapmaktadır. Yazarlar Okullarda Projesi kapsamında İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğün ce kitapları onaylanan yazar olarak okullarda daha çok eğitim ve gençlerin gönül dünyalarına ilişkin söyleşi, konferans ve panellere katılmaktadır.
*’15 Temmuz Milli Duruş ve Direniş’ deneme dalında Türkiye birinciliği (Eğitim Bir Sen)
*’Öğretmenlerin Kaleminden 15 Temmuz’( İstanbul Birinciliği –MEB)
*Yabancı Düşmanlığı ve buna bağlı olarak şiddet’ konulu hutbe yarışması (Türkiye İkinciliği)
Bir Asırlık Hüzün, Ey Yar Gir Kalbime, Gülleri Toplayan Genç, Hedef 2071, Sultan-ı Naz, İnancın Gölgesinde Aşk ve İsyan.