Buraya kadar yapılan detaylı özetten sonra, güncel gelişmelerin yarattığı “risk” ve “fırsat”lara göz atalım dilerseniz.
Son günlerin en popüler konusu: "TERÖRSÜZ, İÇ CEPHESİ GÜÇLENDİRİLMİŞ VE İÇ CEPHE KAPLAMASI YAPILMIŞ TÜRKİYE" HEDEFİNE ULAŞMAK AMACIYLA; umut hakkı kullandırılmak sûretiyle hapisten çıkartılan Abdullah ÖCALAN’ın, TBMM’de yapacağı bir konuşma ile PKK’nın feshedilmesidir.
PKK'nın, elebaşı Apo tarafından feshedilmesine yönelik girişim; aslında çok RİSKLİ ve bir o kadar da STRATEJİK ve DENEMEYE DEĞER bir girişim.
Ancak; bütün konuşmalar sâdece PKK üzerine odaklanmış olduğundan, çok büyük bir temel YÖNTEM VE YAKLAŞIM SORUNU da bulunmaktadır.
Öncelikle girişimin risklerinden bahsedelim isterseniz:
*Kürt sorunu nedeniyle binlerce şehîd veren Türk milletinin:
-“Kendisini bu vatanın parçası sayan Kürtler” ile zâten hiçbir sorunu bulunmamakta ve sosyal, siyâsî ve ekonomik ilişkileri tam gaz devâm etmekte; bilâkis, kendi Devletinin Kürtler aleyhine olan tutumundan büyük bir rahatsızlık duymaktadır.
-Ülke geneline yayılan travmaya, binlerce şehîd ve yaralıya ve milyarlarca TL ekonomik kayba sebep olan PKK ile barışma gibi bir niyeti aslâ bulunmamaktadır.
*Girişim; Türk milleti ile müzâkere edilmemiş, mâkul sebeplere dayalı sosyal bir konsensüs sağlanmamış ve Türk milleti psikolojik olarak hâzır ve râzî hâle getirilmemiştir.
Ayrıca: Bölücü PKK’lılar ile açık ve gizli şekilde her türlü iş birliğine giden, “Kürtler’in hakkını vermediği için” PKK ağzıyla her fırsatta Hükûmet ile Devleti eleştiren ve yerin dibine sokan, genel ve yerel seçimlerde yaklaşık %48 oy alan kitle, ilginç bir şekilde ya sessizliğe bürünmüştür ya da af olayına karşı çıkmaktadır.
*Türk Devleti; PKK ve türevlerini tam kündeye getirmiş ve tuş etmek üzere iken, nefes alamaz hâle getirmiş ve kökünü kazıma aşamasına gelmiş iken: Hasımdan pes ettiğine dâir bir bilgi ve teslîm olacağına dâir bir talep gelmeden “hadi konuşalım!” diye hasım ile kendiliğinden müzâkereye geçmek, avantaj kaybettiren ve maçı yeniden başlatan hatâlı bir yaklaşımdır.
*Girişim, bütün ruh ve zihin açıcı delillere ve îzâha rağmen ancak %2-3 farkla iktidâr olabilen ve iktidarda kalabilen sayın Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip ERDOĞAN ile Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı sayın Devlet BAHÇELİ’nin şahsına duyulan güven üzerinden yürümektedir.
Her iki liderden sonraki partililerin, olayı ne derece başarılı yöneteceği ve kontrol altında tutabileceğinin bilinmemesi büyük bir risktir.
*Eğer “Kürt sorunu” diye bir sorun varsa ve “iç cephe güçlendirme” diye bir gayret varsa, “SORUN KONUŞULACAK VE EL BİRLİĞİ HÂLİNDE İÇ CEPHE GÜÇLENDİRİLECEK MUHÂTAP” yanlış seçilmiştir.
Kürt sorunu, terörize olmuş kişi ve örgütlerin hegemonyasından kurtarılmalıdır.
Sorun çözme ve iç cephe güçlendirme müzâkereleri, Kürtler'i gerçekten temsil edecek “Türk ve Türkiye ile bütünleşmiş ve PKK ile de mücâdele edecek Kürt yiğitlerin olduğu” bir siyâsî ve sivil örgüt ile yapılmalıdır.
İslâmî hassâsiyeti üst düzeyde olduğu bilinen ya da varsayılan tasavvuf erbâbı Kürt kaynaklı cemâat ve vakıfların bugüne kadar "yeter artık ulan, Türk kardeşlerimizle bizi birbirimize kırdıramayacaksınız!" diye; yoğun bir ilim ile irfan çalışması yapmamış ve gerekirse silâhlı şekilde ayağa kalkıp tepelerine inmemiş olması, üzücü bir handikaptır.
Bu şekliyle: Türk ve Türkiye’den “ruhsal olarak kopmuş” olan KCK/PKK’lılara “Kürt sorununu çözen muhâtap taraf olma zevki, hazzı ve orgazmı” yaşatılmış ve bütün Kürtler üzerinde “bizim verdiğimiz canlar sâyesinde faşo Türkiye’de adam sayıldınız laaayyyn!” hegemonyası kurdurulmuş olacaktır.
*Çıbanın başı yanlış teşhis edilmiştir: Feshedilecek olan örgüt, PKK değildir!
Feshedilecek olan örgüt; dört ülkeyi bölme amacı güden, bütün sosyalist bölücü Kürt örgütlerin “çatı örgütü = anası” olarak hepsini doğuran, içinde barındıran, politikasını oluşturan ve koordine eden “KCK = Kürdistan Topluluklar Birliği” örgütüdür.
( D e v â m E d e c e k )
NOT:
*"Sanat, hak ve halk içindir!" düstûruyla, elimiz ve dilimiz döndüğü kadar bir şeyler yazmaya çalışıyoruz.
*Bu nedenle, yazı ve şiirlere yönelik yorumlarınız biz yazarlar için çok değerli!
*Yüz yüze ve telefonla görüşmelerde veyâ gazetedeki yorum bölümünde yorumda bulunan dostlara çok teşekkür ederim!
BEN ONU BUNU BİLMEM TÜRKİYE İLK DEFA PKK VE TÜREVLERİNE KARŞI ÜST SEVYEDE KOZLARI ELE GECİRMİŞ OLUP,BU ALTTAN ALMA HADİSESİ YİNE KURULMUS OLAN BİR OYUNUN MANİVELALARINDAN BİRİSİDİR BU DURUM İÇERDEKİ FAŞİT VE KÜRT ADINA PİYASAYA CIKMIŞ MAŞALARI BAYAĞİ ZIPLATTI. BU GAYET NORMAL ÇÜNKİ; BİR DAHA NARA ARACAK BİR SEBEPLERİ OLMAYACAK VE KAHROLUP,GİDECEKLERDİR DEVLETİN SARI TORBA STOĞU YETERİNCE MEVCUTTUR.BUNDAN SONRASINI SER CEPHESİ DÜŞÜNSÜN. BİZ RAHATIZ.
Ağzına sağlık evet riskli bir girisim.yinede umutluyuz ki