Bugün,sizden iyi olsun,bir arkadaşımı görmek için Şişli’ye gittim..
(Neden,bir arkadaşımıza,başka bir arkadaşımızdan bahsederken “Senden iyi olmasın,bi arkadaşım var…..” diye gireriz söze?..
Neden benden iyi olmasın?
Olsun!
Benden iyi olsun.
Ben de “Kimmiş bu benden iyi olan?.” diye merak edeyim,ondan daha iyi olmaya çalışayım,aramızda rekabet olsun,karşılıklı birbirimizi geliştirelim…
Geri kalmamızın sebeplerinden biri de,işte bu sorgulamadan kabul ettiğimiz deyimler,vecizeler,özlü-özsüz sözlerdir..)
Neyse…
Bugün Şişli’ye bir arkadaşımı görmeye giderken,genç bir delikanlı otobüste bana terbiyesizlik etti..
Ne yaptı?
Ben otobüse binince,yerinden kalktı, “Buyrun amca” diyerek bana yerini verdi.
TERBİYESİZ!.
AHLAKSIZ!.
SEN KİM OLUYORSUN DA,BANA YER VERİYORSUN?!..
Aklınca bana,
“Sen yaşlısın..Bitmiş tükenmiş birisin..Ayakta duracak halin yoktur..Gel otur da,ayakta durup yorgunluktan düşüp bayılıp da başımıza iş açma” diyor..
Neyse…
Ön taraftaki karşılıklı koltuklardan birine oturdum.
Tam karşımda güzelce bir kadın?
Baksan bitürlü,bakmasan bitürlü..
Baksan, “Ne bakıyosun?.” diye,
Bakmasan, “Ne bakmıyorsun,güzel değil miyim,bakmaya değer biri değil miyim?.” diye,
Bir baksan-bir bakmasan, “Karar ver be adam,güzel miyim,değil miyim?.” diye düşünecek…
Şu otobüslere karşılıklı koltuk koymasanız da,insanlar birbirlerine bakmamak için günlük enerjilerinin bir kısmını otobüslerde harcamasa olmaz sanki..
Bir de ters oturunca,otobüs Şişli’ye giderken,ben Düzce’ye gidiyor muşum gibi hissediyorum..
Neyse…
Şoförün arkasındaki cama da duyuru asmışlar yolculara hitaben..
Duyurunun başlığı şöyle :
“YOLCULARIMIZA DUYURU”
Galiba tarifelerle ilgili bir duyuru..
Ama işte yanlış burda..
“Duyuru” duymakla ilgili birşeydir..
Duyuru,sesle yapılır..Duyurursun,kime duyuruyorsan,onlar da duyar..
Yazılı bir ilanın başına “DUYURU” diye yazılmaz..
O bir YAZI olduğuna göre, “YAZIRI” demen gerekir.
Yani ilan :
“YOLCULARIMIZA YAZIRI”
şeklinde olmalı…
Herşeyi düzeltmekten yoruldum..Niye biraz da toplum gayret göstermiyor anlamıyorum..