Universal Music Group (UMG), bugün ünlü İngiliz klasik müzik şirketi Hyperion Records’u satın aldığını duyurdu. Hyperion (kuruluşu 1980), UMG’nin ortalarında Deutsche Grammophon (kuruluşu 1898) ve Decca Classics’in (kuruluşu 1929) de bulunduğu dünyaca ünlü klasik müzik plak şirketlerinden oluşan portföyüne katılarak, UMG’nin dünya çapında klasik müziğin kesin adresi olma pozisyonunu daha da güçlendirecek.
Hyperion’un benzersiz ve ayırt edici kimliği, UMG’nin klasik müzik yeteneklerine yatırım yapma ve klasik müzik sanatkarlarının mesleklerini geliştirme konusundaki uzun vadeli taahhüdünü güçlendirecek ve geliştirecek. Klasik müziğin öncüsü Hyperion Records, eşsiz kimliğini ve mirasını koruyarak ve garanti altına alarak, İngiltere’nin önder plak şirketi Universal Music UK bünyesinde Decca Classics ve Mercury KX ile birlikte bağımsız bir kayıt şirketi olarak kalacak.
Ödüllü bağımsız klasik müzik şirketi, merhum Ted Perry tarafından kuruldu ve 20 yılı aşkın bir müddettir Genel Müdürlük vazifesini sürdüren oğlu Simon tarafından yönetiliyor. Marc-André Hamelin, Angela Hewitt, Sir Stephen Hough, Alina Ibragimova, Steven Isserlis, Dame Emma Kirkby, Steven Osborne, Takács Quartet ve çok daha fazlası üzere seçkin kayıt sanatkarlarına mesken sahipliği yapmaktadır. Kendini 12. yüzyıldan 21. yüzyıla kadar her devirden ve her usulden klasik müziğin yüksek kaliteli kayıtlarını sunmaya adamış olan plak şirketinin repertuarı; kutsal ve seküler, koral ve solo vokalden orkestra, oda müziği ve enstrümantal müziğe kadar uzanıyor ve bunların birçok Hyperion’a özgü. Plak şirketi 43 yıl boyunca yaklaşık 2.500 kayıt yayınladı.
Hyperion, kırk yılı aşkın bir süredir klasik müzikte mükemmellik için bir yol gösterici olmuş, kendini muazzam kültürel değere sahip öncü kayıtlar yaratmaya ve seçici müzikseverlerin müzikal ufkunu genişletmeye adamıştır. Şirket, Bingen’li Hildegard’ın 12. yüzyıl güzelliğine herkesin kulaklarını açan çığır açan A Feather On The Breath Of God albümünden bu yana pek çok paha biçilmez büyük ölçekli projeye imza attı. Bunlar arasında en az 85 ciltlik Romantik Piyano Konçertosu, piyanist Leslie Howard’ın 99 CD’lik eksiksiz Liszt Edisyonu ve bestecinin tüm şarkılarının dünyanın en iyi şarkıcıları tarafından seslendirildiği 40 CD’lik Schubert Edisyonu yer alıyor. Harikalık düzeyi, 1996’dan 2010’a kadar dört defa itibarlı Gramophone Yılın Kaydı Mükafatı ve Gramophone Yılın Etiketi de dahil olmak üzere birçok defa takdir edildi. Hyperion ayrıyeten, önde gelen memleketler arası klasik müzik mecmualarının editörlerinden oluşan bir heyet tarafından seçilen MIDEM’in Cannes Classiques Ödülleri tarafından En İyi Etiket Ödülü’ne layık görüldü.
Hyperion Records’un yeni albümleri arasında Martyn Brabbins yönetimindeki BBC Senfoni Orkestrası ile Vaughan Williams’ın Sinfonia Antartica ve Senfoni No.9; Cristóbal de Morales’in Masse ve Magnificat’larına adanmış argümanlı bir serinin lansmanı; Londra Haydn Quartet’ten Haydn’ın Yaylı Çalgılar Dörtlüleri Opp. 42 ve 77; ve Stephen Layton ve Trinity College, Cambridge Korosu’ndan Ivo Antognini’nin koro yapıtlarından oluşan ve yenilikçi bir program olan Come to Me in the Silence of the Night yer alıyor.
Universal Music Group Küresel Classics & Jazz Lideri ve CEO’su Dickon Stainer, “Hyperion, mücevher gibi bir plak şirketi ve Perry ailesi tarafından yapılan muhteşem işi sürdürmeye ve Hyperion’un hem sanatkarların hem de müzikseverlerin kalbindeki özel yerini müdafaaya ve geliştirmeye kararlıyız” dedi.
Hyperion Records Direktörü Simon Perry ise şunları söyledi:
“Hyperion’u, Hyperion’un en farklı ve parlak müzisyenlerini mümkün olduğunca geniş bir kitleye ulaştırma taahhüdünü paylaşan Universal Music Group’a taşımaktan heyecan duyuyorum. UMG’nin bir modülü olarak, sanatkarlarımızı ve çalışanlarımızı bir ortada tutarak, babamın ve geçtiğimiz 43 yıl boyunca Hyperion ailesinin bir modülü olan herkesin mirasını geliştirmeye devam edebiliriz. Hepsine çok şey borçluyum ve bu inanılmaz plak şirketini heyecan verici yeni bir periyoda taşımak için sabırsızlanıyorum.”
Decca Etiket Grubu Eş Başkanları Tom Lewis ve Laura Monks ise şunları söyledi:
“Hyperion’un Londra’da Decca Classics’in yanında yer almak üzere Universal’ın klasik müzik etiketleri ailesine katılmasından büyük gurur duyuyoruz. Simon ve babası, özel bir dinleyici kitlesine hizmet eden çok değerli bir kayıtlı klasik katalog yarattılar. Plak şirketi de en âlâ sanatkarlarla çalışmaya devam ediyor. Şirketin mirasını kutlamaya ve fevkalâde kıssasını sürdürmeye kararlıyız.”
Hibya Haber Ajansı