Vicdani hareketlerde işin neresindeyiz, giriş gelişimlerde nerede duruyoruz?
Ruhsal bedensel karmalarımızın başlangıç vede sonuçlarımıyız?
Geçmişlerimiz tekamülden gelen yeni başlangıçları da kapsayarak hepsinin içini dolduran yaşamlarımızdaki biriktirdiklerimizle belki bilmeden hissetmeden gelişmelerimizde içine katarak kozmik bağlantılarımızla birlikte düşünsel ,zihinsen ve bedenen arayışlarımızdır.
Bunları kimimiz deneyimlerle, arayışlarla kimimiz psikolojik eğitimlerle yeterince bilgi sahibi olan aktarabilecek donanımlı kişilerden erişmekte buluyoruz.
Sonuçta her birimiz kendi bilinç düzeyindeki farkındalıklarını bulma çabasında makul ölçülerde reaksiyon göstererek varlıklarındaki gelişmelere çözüm getirip hatalarını yinelememe derdindeyiz.
Uyum sağlamamak kendilerinde kaos yaratsa da kendini bulma isteği daha yapıcı daha esnek daha sevgi dolu isteği yaratacağını bilmesi yeterli herkes için.
Hissetmek daha anne karnında oluşmaya başlar doğduktan sonra çevresel faktörler bilinçaltımızla ve günümüzle birleşince oluşabilecek anıları belleğimiz kaydeder.
Yapılacak şey etki aldıklarımız faktörler de bizi rahatsız eden unsurları tespit etmek onları sırasıyla affetmek vede af dileyerek hafiflemek daha neti vicdani muhasebeleri kendimizin yapması gerek.
Bunların birikimleri kişiyi nasıl rahatsız huzursuz ettiğinin farkına varmasıyla bunu sorgulamaya girme tutarlılığını gösterebilen kişi her zaman doğru yoldadır.
Frekansı yakalamıştır bir kere içindeki bir şeylerin hareketlenmesi kendisinde huzursuzluk yaratsa da tek tek ele alıp sorgulamalarla iç hesaplaşmalarındaki kaçışları saklanışları susturabilir.
İç sesimize karışan şüphecilik, kuruntu ,vesveselere zıt sorularla karşılık vererek akarte edilebilir, bunu tamamen kendimizle ilgili olduğunu kendimize ispat edebiliriz .
Esnekliğimizi geliştirmek olumsuzluklarımıza dur diyebilmek onları pozitife çevirmek yine kişinin kendi sorumluluğundadır.
Sonuçta yeteneklerimizi bilgi birikimlerimizle uygulamalarımızla şekillendirip karmamıza olumlu etkiler getirebilecek düzeydeki kişiler haline gelmemiz gerekiyor.
Akışı doğru yöne çevirmek kişilerin şuurları yerindeyse kendi elindedir. acılarla olgunlaşıp umutlarla birleştirmek kendini yetiştirmek ve geliştirmekle bağlantılıdır.
Hayatı zaten toplumca ağır geçirmekteyiz bunun yanı sıra etrafta ne kadar bencil olumsuz negatif duygulara yer verirsek bir o kadar psikolojimiz bozulur uzak durmak değiştirmeye kalkmamak olduğu gibi kabul etmek ve her ne yapılıyorsa kendi üzerimizde tatbik etmek, teraziyi dengede tutmak gerek.
Tekamül yolunda kalıcı olarak götüreceğimiz tek şey yaptığımız yaşadığımız olumlu duygular hisler maneviyat ve teslimiyet.
Geliştireceğimiz, pekiştireceğimiz tüm pozitif duyguları birbirimize aktarmamız gerekiyor. Düşüncelerimizi,uygulamalarımıza ve hayata geçirmelerimizle dönüşümlerimizle oluşturacağımız bilinçli günler dileğiyle..
Sevgiler her birinize…
Emel Araz
