MagazinHaber Girişi : 05 Ekim 2021 16:53

Yavuz Nufel: “Pendik için şiir yazılmaz çünkü Pendik’in kendisi şiir olmuş”

Yavuz Nufel: “Pendik için şiir yazılmaz çünkü Pendik’in kendisi şiir olmuş”

Gençlik yıllarını Pendik’te geçiren şair, gazeteci, televizyon – radyo programcısı olan Yavuz Nufel’i tanıyalım.

1960 yılında Havza ilçesinde doğdu. Çocukluk ve gençlik yılları Pendik’te geçti.  Pendik Lisesi’nde okuduğu yıllarda Gırgır Dergisi’nde yayımlanan espri ve fıkraları ile yazın hayatına atıldı. 1985 yılında Hollanda’ya gitti. Beş yıl boyunca radyolarda çeşitli programlar ve reklamlarda söz yazarlığı yaptı.

1976 Lise yıllarında  ( Pendik Lisesi ) ‘Gırgır Dergisi’nde yayımlanan espri ve fıkraları ile yazın hayatına atıldı.

1985  Hollanda’ya gitti

1986 Kendisinin yazıp yönettiği ‘Dayılar’ isimli güldürü filmini çekti… Beş yıl boyunca, radyolarda çeşitli programlar ve reklam söz yazarlığı yaptı.

1993 Kurucularından olduğu ‘Ekin Dergisi’nde, uzun yıllar Genel Yayın Yönetmenliği ve köşe yazarlığı yapmasının yanında, mizah ve magazin sayfalarını da hazırladı.

1999 – 2002 yılları arasında Türkiye Gazetesi ve TGRT’de, Hollanda Haber Sorumlusu olarak çalıştı.

2002 – 2004 yılları arasında Avrupa’da ve Türkiye’de yayımlanan ‘Sesver’ gazetesinde köşe yazarlığı yaptı.

Gala TV üzerinden yayın yapan TV Avrupa’da, ‘Mavinin Destanı’ adlı programıyla, Hollanda’daki Türkleri 13 hafta boyunca mizahî bakış açısıyla ekranlara taşıdı.

2005 yılında  ’40 Yıl, 40 İnsan, 40 Öykü’ adlı kitabından yola çıkarak, Avrupalı Türkler’in kırk yıllık macerasını 13 bölüm halinde Kanal Avrupa için çekti.

Ayrıca, 2000 yılından itibaren 7 yıl boyunca  Radyo Deniz’de canlı olarak  ‘Yavuz Nufel ile Şiirmatik’  adlı şiir ve söyleşi programı hazırlayıp sundu.

2010 – 2018 yılları arasında ‘Son Haber’ gazetesinde genel yayın yönetmenliği ve köşe yazarlığı yaptı.

2018 yılında Hollanda’da yayın yapan Demet TV’de program yapımcısı ve Demet TV’nin online gazetesinde genel yayın yönetmeni ve köşe yazarı olarak görev aldı.

Demet TV’de, ‘Haftanın Yorumu’ adlı programı hazırlayıp sundu.

Çeşitli tarihlerde Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesinde Avrupa’da Türk Medyası konulu konferans verdi.

 

UETD Başkanı Veyis Güngör, Yavuz Nufel’den nasıl bahsediyor?

UETD Başkanı Veyis Güngör’ün deyimiyle keskin, sert, kıvrak ve çoğu zaman hararetli bir duruş sergileyen yağız bir delikanlı Yavuz Nufel.

Nufel’in haksızlıklar karşısında farklı bir üslubunun olduğunu ve haksızlıklara tahammül edemediğini, susmadığını, düşüncelerini farklı şekil ve metotlarla dile getirdiğini belirtiyor.

 

Eserleri:

Yatsıda Sönmeyen Mum Işığında (şiir),Şiirmatik (şiir),40 Yıl 40 İnsan 40 Öykü (Belgesel Araştırma) (Kıbrıs Balkanlar Avrasya Edebiyatlar Kurumu (KIBATEK) ’nun ‘2005 Yılı Edebiyat Ödülü’ne layık görüldü) , Lalezarda Deli Var (şiir, makale, anı kitabı),‘ Hiç’ adlı bir şiir albümü  çıktı. Zer mi Hiç mi, Söz yaşlarım, Hiç İşte ( aforizma / şiir ),100 gizli yüz (Avrupa’da kaybolmuş, parçalanmış, insan öyküleri) , Göç /  Hiç ve Nar-ı Kadın  adlı üç  farklı program yaptı.

 

Ataşehir Gelecek Haber kuruluşuna vermiş olduğu röportajı aktarıyoruz:

Hayat hikâyeniz yerine doğrudan konuya girip, ülkemizde şiire olan bakışı sormak istiyorum… Şiir konusunda oldukça dertli olduğunuzu anlıyoruz. Yanlış mı algılıyoruz?

Reklamı sevmiyorum. Açık konuşayım şunu yaptım, bunu yaptım demeyi sevmiyorum. Sorunuza gelecek olursak; doğru algılıyorsunuz. Şiir konusunda dertliyim. Teknolojinin getirdiği ‘nimetlerle’ herkes yazar-şair oldu. Saçı uzatarak, hüzünlü mimiklerle foto çektirip ‘piyasa şiiri’ yapanlar konusunda dertliyim. Tüm bunlara dur demek adına mücadele veriyorum.

Şiir, ülkemizde bir geçiş dönemi gibi bir şey mi yaşıyor?

Teknolojinin gelişmesi daha doğrusu internetin yaygınlaşmasıyla birlikte şiir yazmanın kolaylaştığını düşünüyorum. Bu durum da; şiiri ‘namussuzlaştırıyor.’ Şiir evrenseldir. Herkese hitap etmelidir. Bizde ise canı sıkılan, internet aracılığı ile şiir ‘yazar’ hale geldi. Yazsınlar yazmasına ama yazdıkları şiirler hep varoşa yönelik şiirler.

Hollanda’da yaşıyorsunuz. Batıda şiirin durumu nasıl?

Berbat. Bizden daha da kötü. İnsanlar robotlaşmış. Her ne kadar bizde durum kötü desem de batıya nazaran çok daha iyi. Çünkü bizde dinamizm var. İnsanlarımız duygusal. Bazen kendimi batıdaki bu durumu düşünerek en azından ‘Biz böyle değiliz’ diye avutmaya çalışıyorum.

Şiirin geleceği konusunda ne düşünüyorsunuz?

Umutluyum. Düzeleceğine inanıyorum. Şiirlerimiz insanları mest eden, o eski güzel günlerine dönecektir. Nitekim bu konuda elimden geleni yapıyorum. Herkese hitap edebilen 2007 yılında ‘Hiç’ isimli bir şiir albümü çıkardım. “Şiirmatik” adlı kitabımda önemli mesajlar verdim.

Pendik’i özlediniz mi?

Pendik, doğduğum büyüdüğüm yer. Pendik Lisesi mezunuyum. Özellikle Pendik’in eski dönemlerini çok iyi bilirim. 1985’ten beri Hollanda’da yaşıyorum ancak son birkaç yıldır senede bir iki defa Pendik’e geliyor özlemimi gideriyorum. Geçmiş yıllarla kıyaslandığımda Pendik’in kökten değiştiğini, apayrı bir kent olduğunu görüyorum.

Pendik için şiir yazdınız mı?

Pendik benim için çok önemli. Pendik için şiir yazılmaz çünkü Pendik’in kendisi şiir olmuş. Düzenlenen kültür-sanat etkinlikleriyle tam bir kültür şehri olmuş. Bu sebeple Pendik için şiir yazmayacağım. Ancak gerçek anlamda şiirin meşalesini Pendik’ten yakıp dünyaya taşımak istiyorum.

 

Hollanda’da  birçok şiir dinletileri gerçekleştirdi

İhlas Haber Ajansından 23 Aralık 2013 tarihli alınan haberi aktarıyoruz:

Gazeteciliği ve yazarlığının yanı sıra şiirleriyle de tanınan Yavuz Nufel, 2013’ün son dinletisini Rotterdam’da gerçekleştirdi.

Avrupa’ya işçi göçünün 50 yıllık hikayesini ’50 Yıl Önce, 50 Yıl Sonra’ adlı dinletilerde anlatan Yavuz Nufel, Türkiye, Almanya, Hollanda ve Belçika’da zaman tünelinde yolculuk yaptırıyor.

Rotterdam’da 106 kez seyirci önüne çıkan Şair Yavuz Nufel, Hollanda’ya Türk işçi resmi göçünün 50. yılında sahneye çıkmaktan ayrı bir onur duyduğunu söyledi. Nufel, “25 yıldır göç konusu üzerinde araştırmalar yapıyorum. Onların şiirlerini destansı bir şekilde anlatmaya çalışıyorum. Özellikle birinci nesilden anılar topluyorum. Burada ki çektikleri zorlukları birikimleri ve planlarını 10’ar yıllık dilimler ile geriye dönük olarak anlatıyorum.” dedi.

Nufel, “Bizim aslında birinci nesle ahde vefa göstermemiz lazım. Bu gün avukatlarımız, doktorlarımız, milletvekillerimiz ve işadamlarımız var ise o bir çift öküz iki dönüm tarla için gelenlerin çocukları bunlar. Bugün Avrupa’da 5 milyon Türk vatandaşı 70 bin işadamı ile 60 milyar bir ciroya sahip. Onların Hollanda’ya zorluklarla geliş tarihi süreçleri içerisinde şiir dinletisine gelenlere anlatmaya çalışıyorum.” şeklinde konuştu.

 

 

Son olarak Yavuz Nufel’in sesinden şiirlerini bırakıyoruz, keyifli dinlemeler.

 

 

 

Kaynakça: Samsun İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, İhlas Haber Ajansından, Ataşehir Gelecek Haber