Danimarkalı düşünür filozof Sören Kierkegaard’ın sözünü yazı başlığı yaptım. Yürüyorum öyleyse varım o da Fransız düşünür descart’ın düşünüyorum öyleyse varım sözünden esinlenerek bu sözü söylüyor. Birbirine bağlı iki söz düşünmek ile yürümek birbiriyle yakın akraba gibiler.
Yürüyün mesafe tanımaksızın yürüyün. Öyle ki ayaklarınız seslensin yukarıya doğru bizde can taşıyoruz bu ayakların da canı var desin. Bitap düşene kadar yürüyün. Pendik’ten Bayburt’a yürüdüğümde günlük ortalamam dokuz saati geçikti. Ayaklarımın altından kök salınıyordu yere. Öyle toprağa bağlandım ki kopmak bilmezsiniz. Ağaçlar gibi özgürüm yine de. Kök salsam da yere. Meyve vereceğim yakında bundan pek karşılık beklemiyorum meyvelerim helali hoş olsun yeyin ama israf etmeyiniz. Sizde sizde verin karşılıksız verin. Toprak örtmez böylelerin üzerini. Asla ölmezler böyleleri. Yürüyün özgürlüğü tadınız, orman yollarında ve dağ yollarında yürüdükçe ve dağlar üzerine yükseldikçe..
Daha çok yürümek için yolunuzu uzatınız. Kaybolun ve bulun kendinizi.
Adımlarınız kendinize yaptığınız yardımlarınızdır.
İyilik yapın kendinize durmadan yürüyünüz. Mesafe tanımadan yürüyünüz. Yürüdükçe hafifleyeceksiniz. Yüklendiğiniz tüm gereksiz duygulardan çürümeye yüz tutmuş bozulan tüm öğelerden sıyrılacaksınız. Yürümek terapi özelliği taşımaktadır. İyi eder zamanla yürüyeni. Evinizden işinize işinizden evinize yürüyerek gidiniz. Üç beş kilometre mesafeler için bir araca sakına binmeyiniz. Yürüyen adam asla sigara içmemelidir. Sigara içenler kendilerine sebepsiz savaş açan kişilerdir. Kendinize dostça iyilik etmekse niyetiniz bolca mesafe tanımaksızın yürümelisiniz. Yürüyen adam zamanla doğanın bir parçası haline gelmektedir. Doğayla bütünleşir. Doğadan ayrılamaz doğasız yapamaz olur. Hep hareket halinde bir su gibi akar durur. Onun akışından durulanırsınız. Bedeninizi boşa alıp yürürsünüz ama bitmek bilmez bir enerjiyle dolarsınız. Yürürken felsefe yaparsınız uzun yıllar uzun yollar yaparsanız filozof olmanız mümkündür. Adımlarınızda dolmuş kulaklar mevcuttur. Hiç işitmediğiniz bilgileri doğa ilham eder ayaklarınıza. Yüründükçe doğa çalışma masası olur yazar çizersiniz. Ağaçlar sıraya geçerler kalem defter olmaya. Öyle olur ki ağaçları gözlerinizle silkersiniz dalından düşen her meyve sizin günlük azığınızdır. Yüründükçe yer kabuk tutar. Boğulmaktan ve de haşlak suda yanmanızdan kurtarır sizi belki de yürümeniz.